İstanbul’un tahliye planlarının merkezinde, büyük köprüler ve geniş otoyolları kapsayan “Marmara Otoyol Ringi” yer alıyor. Ulaştırma Bakanlığı tarafından hazırlanan tahliye senaryolarında, 237 köprü ve viyadüğün kritik önemde olduğu vurgulanıyor.
MARMARA OTOYOL RİNGİ STRATEJİK ÖNEM TAŞIYOR
Depremin ardından bir kez daha gündeme gelen Marmara Otoyol Ringi, 947 kilometrelik bir ulaşım ağıyla İstanbul’un etrafını çevreliyor. Devam eden projelerle birlikte bu ağın 1295 kilometreye kadar uzatılması hedefleniyor. Olası bir afet durumunda, bu geniş ulaşım ağı, İstanbul ve çevresinden diğer bölgelere yapılacak tahliyeler için hayati çıkış noktalarını oluşturacak.
Aynı zamanda, Türkiye’nin ekonomik ve sanayi merkezlerini kapsayan bu otoyol ağı; İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Yalova, Bursa, Çanakkale, Balıkesir, Manisa ve İzmir gibi şehirleri güvenli bir ulaşım ağıyla birbirine bağlıyor. İstanbul’un transit trafik yükünü de güneye yönlendirerek şehir içindeki yoğunluğu hafifletiyor.
TAHLİYE SÜRECİNİN ANAHTAR NOKTALARI: KÖPRÜLER
Hürriyet'ten Musa Kesler’in aktardığı bilgilere göre, Kuzey Marmara Otoyolu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü ve 1915 Çanakkale Köprüsü tahliye planlarının temel dayanak noktaları olarak öne çıkıyor. Felaket anında bu yapılar, İstanbul’dan güvenli bir tahliye sürecinin sağlanmasında kilit bir rol oynayacak. Ulaştırma Bakanlığı’nın oluşturduğu senaryolarda, bu köprülerin sorunsuz çalışması büyük önem taşıyor.
BATIYA AÇILAN KAPI
Özellikle batıya yönelik tahliyelerde, 1915 Çanakkale Köprüsü ana arterlerden biri olacak. Bu köprü sayesinde, İstanbul’un batı bölgesindeki nüfus tahliyeleri daha hızlı ve etkin bir şekilde gerçekleştirilebilecek. Ayrıca, Kuzey Marmara Otoyolu, İstanbul-İzmir Otoyolu ve TEM Otoyolu arasındaki Gebze bağlantısı sayesinde Avrupa Yakası’ndan gelen araçlar, Yavuz Sultan Selim, Fatih Sultan Mehmet ve 15 Temmuz Şehitler köprüleri üzerinden Anadolu Yakası’na ve oradan da Ankara ile İzmir yönlerine kesintisiz şekilde aktarılabilecek.
TAHLİYE GÜZERGÂHLARININ ANA GEÇİŞ NOKTALARI
Yavuz Sultan Selim, Osmangazi, 1915 Çanakkale, Fatih Sultan Mehmet ve 15 Temmuz Şehitler köprüleri, tahliye yollarının ana geçiş arterleri olarak belirlendi. Bu altyapı ağı sayesinde, büyük bir afette güvenli ve hızlı tahliye koridorlarının oluşturulması mümkün hale gelecek. Deprem sonrası bu noktalarda yapılan kontroller, yapıların dayanıklılığına ilişkin önemli veriler sağladı ve tahliye planlarının sahadaki uygulanabilirliğini destekledi.
İstanbul’daki tüm köprüler ve otoyollar için, 145, 475, 975 ve 2475 yıllık tekrar periyotlarına göre farklı deprem senaryoları baz alınarak sismik analizler gerçekleştirildi. Bu analizler doğrultusunda, köprülerin temel sistemlerinden taşıyıcı yapısal elemanlarına kadar tüm detaylar, deprem yüklerine dayanacak şekilde projelendirildi.
Tahliye senaryoları kapsamında, Karayolları Bölge Müdürlüğü’nün sorumluluğunda bulunan 237 köprü ve viyadük için de belirli aralıklarla kapsamlı kontroller ve güçlendirme çalışmaları yapıldı. Her bir köprünün ve viyadüğün, tahliye planlarındaki işlevi detaylı bir şekilde değerlendirildi ve buna göre gerekli güçlendirme önlemleri alındı.