Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İmralı süreciyle ilgili dikkat çeken bir açıklama yaptı. Demirtaş, sürecin anayasa değişikliği, seçim veya ittifak pazarlıklarıyla ilgili olmadığını belirterek, "Tek kelime bile konuşulmadı" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin başlattığı süreç, terör örgütü PKK'nın lideri Abdullah Öcalan’ın "Silah bırakın ve kendinizi feshedin" çağrısıyla devam etmiş, örgütten de bu yönde bir yanıt gelmişti.
Demirtaş: "Hiçbir pazarlık yapılmadı"
Kamuoyunun yakından takip ettiği süreçle ilgili konuşan Selahattin Demirtaş, herhangi bir siyasi pazarlık yapılmadığını vurguladı. Demirtaş, "Anayasa değişikliği, seçim, ittifak gibi konularda tek kelime bile konuşulmamış, bunun pazarlığı yapılmamıştır" dedi.
Demirtaş’ın açıklamaları, İmralı sürecinin perde arkasına dair yeni bir tartışma başlatırken, siyasette nasıl yankı bulacağı merak konusu.
İşte Demirtaş'ın konuyla ilgili kaleme aldığı yazı;
"Cesaretimizi ortaya koyamazsak bu girdaptan asla çıkamayacağız, birbirimizi tüketirken küresel emperyalizmin değirmenine su taşımaktan da kurtulamayacağız. İşte Öcalan ve Bahçeli, bu cesareti ortaya koyarken büyük risk almaktan da çekinmiyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu iradenin arkasında durarak risk alıyor ve çözüme öncülük etmekten geri durmuyor. Aynı şekilde, Cumhuriyetin kurucu partisi CHP'nin Genel Başkanı Özel de tüm şerhleriyle birlikte çözümün parçası olmaktan çekinmiyor.
ÇAĞRI YAPMAKTAN ÇEKİNMEDİ
Öcalan kesin ve kararlı bir tavırla PKK'ya kendini feshetme çağrısı yapmaktan çekinmedi. Artık kalıpları, ezberleri, korkuları yıkarak yeni olana doğru hep birlikte ilerleyeceğiz. Herkes buna hazır olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti devleti hepimizin devletidir, nokta. Bu anlamda Cumhuriyeti demokratikleştirme görevi de hepimizindir, nokta. Gerisini el birliğiyle, gönül birliğiyle adım adım hep birlikte inşa edeceğiz çünkü artık silah, kan, acı aradan çıkmıştır. Önümüzdeki tek engel, eskiye olan bağımlılığımızdır; onu da cesaretle, yeni olana evrilteceğiz.
GEREKLİLİK VAR
Barışla hepimiz, hep birlikte kazanacağız. Şart var mı? Çağrı metninde şart yok ama karşılıklı gereklilikler var. Yani un var, yağ var, şeker var ama helva yapmak için tencere, kaşık, ocak da gerekir. Bunlar helva yapmanın şartı değil, gerekliliğidir. O halde silahların nasıl ve nerede bırakılacağı, silah bırakanların hukuki, siyasi durumlarının ne olacağının netleştirilmesi gerekir. Bunun için hukuki ve siyasi bir adım atılması, işin doğasının gereğidir.
PAZARLIK YOK
Hiçbir aşamada anayasa değişikliği, seçim, ittifak gibi konularda tek kelime bile konuşulmamış, bunun pazarlığı edilmemiştir. Bununla birlikte, demokrasinin temel ilkelerini referans alarak DEM Parti'nin de herkesle görüşme, siyasi ve seçim iş birlikleri yapma hakkı vardır, bu hak meşrudur, anasının ak sütü gibi de helaldir. Bunun için kimseden izin almasına da gerek yoktur, olmayacaktır.
"TÜRK'E KÜRT'E SESLENİYORUM: KORKMA! BARIŞ
Yani demokrasi mücadelesi, arayışı ve inşası elbette kesintisiz sürecek çünkü Türkiye Cumhuriyeti devletini demokrasiyle taçlandırıp ikinci yüz yılında daha da büyütmek hepimizin görevidir. Devleti birlikte kurduk, birlikte büyütüp birlikte yönetip birlikte demokratikleştireceğiz. Bu nedenle Türk'e, Kürt'e, tüm topluma sesleniyorum: Korkma! Barış."