Ayaklardaki yapısal bozuklukların, sadece iskelet sistemini değil, ağız ve çene sağlığını da kötü yönde etkileyebileceğine dikkat çeken Özkan, bu gibi vakalarda birden fazla uzmanın iş birliğiyle tedavi sürecinin daha etkili olacağını vurguladı.
VUCUT DURUŞU VE ÇENE POZİSYONU BAĞLANTILI
Prof. Dr. Özkan, son bilimsel araştırmalarla, vücut duruşu ile alt çene pozisyonu arasında güçlü bir ilişki olduğunu açıkladı. Özkan, şöyle dedi:
"Düz ayak, ayak tabanında bulunan doğal kavislerin kaybı ve ayağın yere tamamen temas etmesi durumudur. Düz ayaklı bireylerdeki bu kavis kaybı, ayak bileği, diz, kalça ve omurgada hizalama sorunlarına neden olur. Bu durum vücutta duruş bozukluğunun yanısıra çene bozukluğuna ve diş kapanış bozukluklarına yol açar. 2024 yılı Ağustos ayında yayınlanan son güncel bilimsel makaleye göre, toplumda vücut duruşu ile alt çene pozisyonunun ortalama yüzde 95 oranında bağlantı olduğu tespit edildi. Alt uzuvlarda duruşlarda sapmalar vücut bozukluklarına yol açarken, hatta baş ve boyun duruşuna etki eder. Düz ayak durumuna bağlı duruş bozukluğunda vücut kendini dengelemek için zincirleme kompansatuvar (telafi edici) mekanizmayı harekete geçirir"
"DURUŞ BOZUKLUKLARI ZİNCİRLEME SORUNLARI BERABERİNDE GETİRİR"
Vücuttaki duruş bozukluklarının, çene eklemi ve kaslarını nasıl etkilediğini açıklayan Prof. Dr. Özkan, "Omurganın doğal eğrileri değişir, baş öne eğilir, boyun kasları katılaşır ve sırt kamburlaşır. Pelvis (leğen kemiği) öne doğru eğilir. Bu zincirleme mekanizma devam eder, çene ve dişlerde vücudun üst kısmındaki duruş bozukluğu büyüyerek çene eklemi ve kaslarının dengesini bozabilir. Düz ayaklı bireylerde ayakların yere tam temas etmesi, vücudun ağırlık merkezinin öne kaymasına neden olur. Sırt kamburlaşmasıyla birlikte başın öne doğru pozisyon alması, çene eklemi üzerindeki yükü artırır. Çene eklemine fazla baskı uygular, alt çene önde konumlanır, alt ve üst çene dişleri arasındaki kapanış dengesini bozar" diye konuştu.
"ÇENE SAĞLIĞI İÇİN MULTİDİSİPLİNER YAKLAŞIM GEREKLİ"
Düz ayak ve buna bağlı duruş bozukluklarından kaynaklanan çene sorunlarının tedavisinde birden fazla uzmanlık dalının birlikte çalışması gerektiğini belirten Prof. Dr. Özkan, tedavi yöntemlerini sıraladı. Özkan, şu cümleleri aktardı:
"Düz ayak ve duruş bozukluğu kaynaklı çene kapanış sorunlarının tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım gereklidir. Düz ayaklı bireyler için özel olarak tasarlanmış ortopedik tabanlıklar, ayak kavislerini destekler ve duruşu düzeltebilir. Bu, omurga hizalamasını düzelterek çene eklemi üzerindeki baskıyı azaltabilir. Fizyoterapistler, omurga ve kas dengesizliklerini gidermek için kişiye özel egzersiz programları oluşturabilir. Bu egzersizler; postürün düzeltilmesi, çene kaslarının dengelenmesi, TME üzerindeki baskının azaltılmasında etkili olabilir. Çene ve şakak kaslarındaki aşırı kas spazmını azaltmak için botoks uygulaması veya splint (gece plağı) tedavisi uygulanabilir. Bu plaklar, çene eklemindeki stresi azaltır ve diş sıkma problemlerini kontrol altına alır. Çene eklem tedavileri arasında çene eklem içi yıkama (artrosentez) tedavisi, lazer terapi ve çene eklem fizik tedavileri yapılabilmektedir. Alt çenenin önde konumlanmasına bağlı, üst çene ve alt dişler arası kapanış bozulur. Bu nedenle dişlerde kapanış bozukluğu (maloklüzyon), dişlerde aşınma, diş çapraşıklığı ve kapanış bozukluklarının çözümünde anatomik diş dolguları tedavileri uygulanabilir. Alternatif olarak ortodontik tedaviler, tek seansta cerrahi olarak diş çapraşıklık düzeltme operasyonu veya kaplama (zirkonyum porselen e-max) tedavisi de çeneler arası diş kapanışını düzeltmede kullanılabilir"
ERKEN TANI ÖNEMLİ
Prof. Dr. Özkan, düz ayak gibi yapısal bozuklukların, yalnızca ayak sağlığını etkilemekle kalmayıp, vücudun genel dengesini bozarak çene pozisyonunu da olumsuz etkileyebileceğini vurguladı. Bu durumun uzun vadede daha büyük sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirten Özkan, erken tanının ve doğru tedavi yöntemlerinin önemine dikkat çekti.
