TRAGEDYA NEDİR?
Tragedya, antik ve klasik dönemlere göre yüceltilmiş sözlerle yazılan bir tiyatro türüdür. Kahramanın iyi bir durumdan kötü bir duruma düşmesiyle, acıma ve korku duygularını uyandırarak duygusal bir arınma sağlamayı hedefler. Tragedya, eski Yunan ve Latin edebiyatında ortaya çıkmış olup manzum (şiir) biçiminde yazılmıştır. Daha sonraları düzyazı şeklinde de kaleme alınmıştır.
Tragedyanın kökenleri MÖ 6. yüzyılda antik Yunan edebiyatında görülür. Bu oyun türü, seyircide acıma ve korku duyguları uyandırarak ruhu tutkulardan arındırmak amacıyla yazılan katı kurallara sahip bir yapıttır. Tragedya, 17. yüzyılda özellikle Fransa'da, eski Yunan ve Latin edebiyatının taklit edildiği ve Klasisizm'in etkili olduğu bir dönemde yeniden canlanmış ve 19. yüzyılın ortalarına kadar devam etmiştir.
Tragedya kelimesi, Yunanca "tragoidia" kelimesinden türetilmiştir. "Tragos" keçi ve "oidia" ezgi anlamına gelir. Bu nedenle, tragedya kelimesi "keçi ezgisi" anlamını taşır. Tragedyanın tanımı, ciddi ve hüzün verici karakterlerden oluşan, kötü bir sonla biten bir dramatik yapıttır. Ancak, bu tanım tragedyayı tam olarak ifade etmekte yetersizdir. Tragedya, bu kavramdan hareketle anlatılabilir.
Tragedyada, bir kahraman kendi etrafında gelişen olaylarla mücadele ederken, bu olayların kendisinden daha büyük ve anlamlı olduklarını fark eder ve bu olaylar karşısında yenilgiye uğrar. Tragedya oyunlarında olaylar, kahramanın yenilmesi ve ölümüyle önem kazanır. Shakespeare'in tragedyalarında da genellikle oyunlar, kahramanın ölümüyle sonuçlanır. Ancak, ölüm her zaman acı verici olmak zorunda değildir. Ölüm, bireyin dışında, ondan soyutlanmış bir olay olduğunda trajik olmaktan çıkar.
Örneğin, bir bebeğin ölümü, bir katilin idam edilmesi veya bir psikopatın intiharı, dışarıdan bakanlar için acı verici olmayabilir. Ancak, bu tür olayları birebir yaşayan kişiler için trajedik olabilir. Özellikle anne ve babalar için çocuğun ölümü tam anlamıyla bir trajedi olabilir. Bu nedenle, trajedi insanın yaşamında derin etkiler bırakan acı ve keder dolu olayları anlatarak, izleyiciyi duygusal bir yolculuğa çıkarmayı amaçlar. Kahramanlar genellikle büyük hatalar yapar veya dışsal güçler tarafından şekillendirilir ve sonunda trajik bir sonla karşılaşırlar. Bu trajik son, genellikle ölüm veya büyük bir kayıp şeklinde tezahür eder.
Tragedyanın özellikleri arasında yüceltilmiş dili, şiirsel bir üslup kullanımı, karmaşık karakterler, çatışmalar, ahlaki sorunlar ve evrensel temalar yer alır. Oyunlar genellikle bir yerde ve sınırlı bir zaman diliminde geçer, genellikle birlik yerine bütünlük ilkesine uygun olarak tasarlanır. Tragedya, seyircide acıma, korku ve hayret duygularını uyandırırken, aynı zamanda insan doğasının karmaşıklığını, yaşamın çelişkilerini ve evrensel gerçekleri keşfetme amacını taşır.
Klasik tragedya örnekleri, antik Yunan edebiyatında yer alan ünlü yazarlar Sofokles, Euripides ve Aiskhylos'un eserleridir. Bu eserlerde kahramanlar, kendi kaderleriyle yüzleşirken ahlaki bir sorgulama yaparlar ve izleyiciye insanlığın derinliklerine bir bakış sunarlar.
Tragedya, edebiyat dünyasında önemli bir yer tutar ve günümüzde de popülerliğini korur. Birçok ünlü yazar ve oyun yazarı, trajik öğeleri eserlerinde kullanarak insan deneyimini derinlemesine ele almıştır. Tragedyanın etkisi, izleyicide güçlü duygusal tepkiler uyandırırken aynı zamanda insan doğasını anlamaya ve insanlığın evrensel sorunlarına odaklanmaya yardımcı olur.
TRAGEDYA ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
1-Koro, trajedinin temel öğesidir. Halkı temsil eder, eyleme karışmaz. Kentin yaşlıları ya da kadınlarından oluşur. İnsanlara öğüt verir, yol gösterirler. 2. Konular mitoloji ya da tarihten alınır.
3. Erdeme ve ahlaka değer verilir.
4. Kahramanları, sıradan insanlardan değil; doğa üstü varlıklar (Tanrılar, Tanrıçalar…), yüksek tabakadan kişilerden (kral, soylular) oluşturulur.
5. Eser, baştan sona ciddi bir hava içinde geçer.
6. Acı veren; vurma, yaralama, öldürme gibi olaylar sahnede seyirciye gösterilmez. Yalnızca bu olayların öyküsü anlatılır.
7. Sahnede basit ve sıradan bir üslup kullanılmaz.
8. Kaba saba sözlere yer verilmez.
9. Sahnede üç birlik kuralına (yer, zaman, olay) uyulur.
10. Trajedi, birbirini takip eden diyalog ve koro bölümlerinden oluşur.
11. Korolar lirik, diyaloğa dayalı dramatik bölümlerdir. Korolar şarkı ve danstan oluşur.
12. Trajedi bir bütün halinde aralıksız oynanır.
TRAGEDYA ÖRNEKLERİ NELERDİR?
Eski Yunan Edebiyatında;
Aiskhyleos (MÖ.525 – 456)
Sophokles ((MÖ.495 – 406)
Euripides ((MÖ.480 – 406)
17. yy. Fransız Edebiyatında;Racine (1639 – 1699)
Corneille (1606-1684) örnek verilebilir.