Ekrem İmamoğlu, 19 Mart 2025 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Soruşturmalardan biri, "suç örgütü kurmak ve yönetmek", "rüşvet almak", "irtikap", "ihaleye fesat karıştırmak" ve "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek" suçlamalarını içeriyor. Diğer soruşturma ise "PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek" iddiasıyla yürütülüyor. İmamoğlu, 23 Mart 2025 tarihinde yolsuzluk suçlamaları kapsamında tutuklanarak Silivri'deki Marmara Cezaevi'ne gönderildi. Terör soruşturması kapsamında ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
TEPKİLER ÇIĞ GİBİ BÜYÜDÜ
İmamoğlu'nun tutuklanması, Türkiye genelinde geniş çaplı protestolara yol açtı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, durumu "geleceğin cumhurbaşkanına karşı bir darbe" olarak nitelendirerek muhalefet partilerini birlik olmaya çağırdı. İstanbul ve diğer büyük şehirlerde binlerce kişi sokaklara çıkarak tutuklamayı protesto etti. Uluslararası alanda da Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch) gibi kuruluşlar, İmamoğlu'nun tutuklanmasını halkın iradesine karşı bir eylem olarak kınadı.
EKONOMİYE ETKİSİ DE BÜYÜK OLDU
İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından Türkiye ekonomisinde dalgalanmalar yaşandı. Türk lirası, ABD doları karşısında değer kaybederken, Borsa İstanbul 100 endeksi yaklaşık yüzde 9 oranında düştü. Merkez Bankası, döviz kurlarını dengelemek amacıyla yaklaşık 10 milyar dolarlık döviz satışı gerçekleştirdi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları ve finansal analiz firmaları, Türkiye'nin ekonomik görünümüne ilişkin endişelerini dile getirdi.
KOĞUŞUNU ÇİZDİ, SOSYAL MEDYADA PAYLAŞTI
Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İmamoğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, koğuşunu çizdiğini ve arkadaşlarının bu çizimi resmettiğini belirtti. Çizimde, hücre duvarına asılı Türk bayrağı öne çıkıyor. İmamoğlu, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
"Ben odamı çizdim, arkadaşlarım da resmettiler.
Hücremin duvarına şanlı bayrağımız asılı.
Tüm Türkiye'ye çağrımı yineliyorum. 19 Mayıs'a kadar evlerde, iş yerlerinde, köylerde, şehirlerde, arabalarda, telefonlarda Türk Bayrağımız olsun. Milli egemenliğimizin sembolü her yerde olsun."
Bu paylaşım, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı ve sosyal medyada birçok kullanıcı tarafından destek mesajlarıyla paylaşıldı.
