Gezi Parkı olaylarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında gazeteci İsmail Saymaz gözaltına alındı. Saymaz’ın, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçlamasıyla gözaltına alındığı belirtilirken, evinde de arama yapıldığı öğrenildi.
Saymaz’ın avukatı Aslı Kazan, Halk TV'de katıldığı canlı yayında soruşturma hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Saymaz’ın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik operasyonla aynı gün gözaltına alınmasına işaret eden Kazan, "Bu tamamen gazeteciliğini engelleme amaçlı bir girişim. İBB operasyonu sırasında İsmail’in dışarıda etkili habercilik yapmasını istemiyorlar" dedi.
İBB olayları ile bağlantılı mı?
Avukat Aslı Kazan, soruşturmanın siyasi bir hamle olduğunu savunarak, "İsmail Saymaz, İBB operasyonuyla ilgili etkili habercilik yapmasın diye gözaltına alındı" iddiasında bulundu.
İsmail Saymaz'ın avukatı Aslı Kazan, şunları söyledi:
"Gözaltı süresinin uzaltılmasının hiçbir anlamı yok"
"İsmail Saymaz, Gezi’den tek başına gözaltına alındı. Bizim bildiğimiz kadarıyla Gezi soruşturma dosyasının tek şüphelisi. Şu anda tek başına tutuluyor. Biz, İsmail Saymaz’ın bir an önce ifadeye alınmasını bekliyoruz. Orada gözaltında bekletilmesinin, gözaltı süresinin uzatılmasının hiçbir manası yok. Benim öğrendiğim kadarıyla bugün İBB operasyonlarıyla ilgili aileler aranmış ve gözaltı süresinin uzatıldığını bildirmiş. İsmail Saymaz’ın ailesine veya bizlere böyle bir bildirim gelmedi.
Tekrar savcıyla görüşmeyi deneyeceğiz. Gerçi temaslarımız başarısızlıkla sonuçlanıyor. Savcı bey bizimle hiçbir bilgi paylaşmıyor. Bizimle paylaşılmayan bilgileri biz, Sabah’ın haberinden öğreniyoruz. İsmail Gezi’den alındığını biliyordu ama soruşturmanın ayrıntıları hakkında hiçbir bilgi sahibi değildi. Bize soruyordu. Bizde sadece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklaması ve Sabah’ın yaptığı çok detaylı bir haber dışında başka bir bilgi yoktu. Biz, Sabah’ın haberinden, İsmail’in kiminle kaç telefon görüşmesi yaptığını, nelerle suçlandığını, hangi tweetlerle suçlandığını öğrenmiş olduk. Bunları İsmail’e aktardık. İsmail Saymaz, bunlara ilişkin çok ayrıntılı bir cevap metni yazdırdı bize. Onu da yayınladık.
Gözaltı süresinin uzatılmayacağına inanmak istiyoruz. Çünkü 13 yıl önceki Gezi’den karartılacak bir delil bulunması imkansızdır. İsmail’in zaten kaçma şüphesi yoktur. İBB’ye yönelik operasyonla İsmail Saymaz’ın hiçbir ilgisi yoktur. Gezi, başka bir dosyadır, başka bir savcıdadır.
Bu iddiaları Sabah gazetesinin haberinden öğrendik. Bu konuyla ilgili İsmail’in söyledikleri şunlardı: Evet, ben Gezi’den sonra Osman Kavala ile bir iki görüşme yaptım. Onun dışında Çiğdem Mater’in annesi, gazetecidir, arkadaşımdır, onunla görüşmelerim var. Ahmet Saymadi zaten İsmail’in arkadaşıdır. Can Atalay ile yaptığı görüşmelerin tamamı gazetecilik faaliyetidir. İsmail, Gezi’ye bir muhabir olarak katılmıştır. İsmail, aktif olarak gazetecilik yapmıştır Gezi sürecinde.
"İsmail’in dışarıda etkili gazetecilik yapmasını istemiyorlar"
İsmail, gazetecidir. Biz aslında pazartesiden beri adliyede garip bir hareketlilik olduğunun farkındayız. İBB operasyonuyla eş zamanlı İsmail Saymaz’a Gezi operasyonu yapılmasının tek bir sebebi vardır: İsmail Saymaz’ın İBB operasyonu sırasında dışarıda etkin haber yapmasını, etkili gazetecilik yapmasını istemediler. O yüzden 12 yıl önce gerçekleşmiş Gezi eylemleriyle ilgili İsmail Saymaz’ı gözaltına aldılar. Onu susturmaya çalışıyorlar. 12 yıl sonra İsmail’in bir anda Gezi dosyasında şüpheli olması, 12 yıl önce yaptığı paylaşımlar, yaptığı görüşmeler hepsi zaten kayıt altındayken, devlet tarafından, adli makamlar tarafından kayıt altında tutulmuşken; neden böyle bir soruşturma açıldı, İsmail neden Gezi dosyasına şüpheli olarak eklendi? Bunun sebebi; İBB operasyonu sırasında İsmail’in dışarıda etkili gazetecilik yapmasını istemiyorlar. Bunu engellemeye çalışıyorlar."