Türkiye ve Ankara gündeminde bugün: 28 Nisan 2025 Türkiye ve Ankara gündeminde bugün: 28 Nisan 2025

Sarsıntıların ardından Kütahya ve Elazığ’da da art arda depremler kaydedilince, vatandaşların aklında "Büyük İstanbul depremi yaklaşıyor mu?" sorusu yeniden alevlendi. Deprem sonrası uzmanlardan peş peşe değerlendirmeler geldi. Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş ise, İstanbul depremiyle ilgili önemli bir açıklama yaparak endişeleri bir nebze olsun azalttı.

23 NİSAN DEPREMİ İSTANBUL'U NASIL ETKİLEDİ?

Saatler 14.30’u gösterdiğinde İstanbul'da 6.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Özellikle Anadolu Yakası ve Marmara Denizi kıyısında etkili hissedilen deprem, kısa süreli paniğe neden oldu. Şans eseri herhangi bir can veya ciddi mal kaybı yaşanmadı. Ancak bu sarsıntı, uzmanların yıllardır uyardığı İstanbul depremi gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Istanbul Deprem1

TÜRKİYE BEŞİK GİBİ SALLANDI

İstanbul depreminin hemen ardından, Kütahya ve Elazığ illerinde de peş peşe depremler yaşandı. Bu art arda gelen depremler, vatandaşlar arasında büyük bir endişe yarattı. Sosyal medyada "Büyük Marmara Depremi yaklaşıyor mu?" sorusu trend olurken, uzmanlar hem rahatlatıcı hem de uyarıcı açıklamalarda bulundu.

DEPREM NEDEN DAHA BÜYÜK OLMADI?

Prof. Dr. Osman Bektaş, İstanbul açıklarında meydana gelen depremin neden daha büyük bir yıkıma yol açmadan durduğunu sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla anlattı. Dünyaca ünlü Japon sismolog Uchida'nın 2019 yılında hazırladığı fay modeli üzerinden değerlendirme yapan Bektaş, İstanbul'a yakın olan bu bölgedeki fay hattının özelliklerine dikkat çekti.

Osman Bektaş-1

Bektaş açıklamasında, "6.2 büyüklüğündeki depremin durduğu yer, Japon uzman Uchida'nın modeline göre, sürüklenmenin ve enerji tüketiminin yoğun olduğu bir bölgedir. Burada, deprem üreten kabuk (sismik kabuk) oldukça incedir ve fay hattının doğuya doğru sürüklenmesi ile birlikte hareketler sığlaşmaktadır. Bu yüzden fayın kırılması sınırlı kalmıştır," ifadelerini kullandı.

CREEP ETKİSİ NEDİR?

Prof. Dr. Bektaş'ın dikkat çektiği bir diğer önemli konu da "creep" (sürünme) etkisi oldu. Bu etki, fay hattı boyunca sürekli ve yavaş bir hareketle enerji birikmesini engeller. Bu da büyük depremlerin oluşmasını zorlaştıran bir faktör olarak öne çıkıyor. Bektaş, İstanbul’a yakın olan bu bölgede fayın, sürtünme direncinden daha düşük enerji ile hareket ettiğini ve bu yüzden büyük bir kırılmanın gerçekleşmediğini vurguladı. "Fay bu bölgede fazla enerji biriktiremiyor," diyerek vatandaşlara bir ölçüde güvence verdi.

Osman Bektaş1

İSTANBUL'DA BÜYÜK DEPREM BEKLENİYOR MU?

Her ne kadar 23 Nisan’da yaşanan deprem büyük bir yıkıma yol açmasa da, uzmanlar İstanbul için büyük bir depremin olasılığını hala ciddi bir şekilde gündemde tutuyor. Prof. Dr. Osman Bektaş ve diğer jeologlar, Marmara Denizi’nin altındaki aktif fay hatlarının hala büyük bir deprem üretme potansiyeline sahip olduğu konusunda hemfikir. Ancak yaşanan bu tür orta büyüklükteki depremler, bazen daha büyük bir kırılmanın önünü kesebilir, bazen de enerjinin bir kısmını boşaltarak olası büyük depremleri geciktirebilir.

Uzmanlar, depremin şiddetinin ve etkisinin tahmin edilemez olduğunu, bu yüzden İstanbul gibi deprem riski yüksek bölgelerde hazırlıklı olmanın önemini bir kez daha hatırlatıyor. Deprem anı ve sonrasında alınacak önlemlerin hayati değer taşıdığını belirten uzmanlar, yapı stokunun yenilenmesi ve bireysel önlemlerin artırılması konusunda da çağrıda bulunuyor.

Kaynak: Haber Merkezi