Özenli kıyafeti, papyonu ve boya sandığıyla tanınan Mebusevleri Mahallesi’nin kıdemli ayakkabı boyacısı Eyüp Oygur, semt sakinleri tarafından da sevilen, aranılan bir isim. Meslekte yarım asrı geride bırakan Oygur, geçmişte yaşadığı anılarını, sabırla sürdürdüğü çalışma hayatını ve merak edilen daha pek çok konuyu okurlarımızla paylaştı.
Kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Ayakkabı boyacılığı benim baba mesleğim, 50 yıldır bu işi yapıyorum. Üç çocuğumu okuttum, iş sahibi yaptım, evlendirdim. İşleri var, dükkânları var. Beş tane torunum var. Yarım asırdır Maltepe, Mebusevleri, Beşevler, Bahçelievler civarındayım. Yaşım 60, Bağ-Kur emeklisiyim.
Tanınmış isimlerden ayakkabılarını boyadığınız kimler var?
Siyasetçilerin birçoğunun ayakkabısını boyadım. Sayın Devlet Bahçeli’nin ayakkabısını boyadım. Bu civarda oturuyordu. Beni tanıyan güvenlikçi arkadaşlar getirip boyatıyorlardı. Yeni adresine taşındıktan sonra görüşemiyoruz. Sayın Deniz Baykal’ın ayakkabısını boyadım. Altınel Otele bir programa gelmişti, orada güvenlikçi arkadaşlar ayakkabısını getirdi, boyadım, memnun kaldı. Tanıştıktan sonra Angora Evlerindeki konutuna gidip orada da boyadım ayakkabılarını. Bülent Ecevit’in ayakkabısını boyadım, DSP Genel Merkezi’nde. Allah rahmet eylesin ikisi de ebediyete intikal etti.
Bundan 30-40 yıl önce Emel Sayın’ın ayakkabısını boyadım, ilkokul 3’e gidiyordum. Maltepe’de Köşk Gazinosu vardı, orada boyadım. Çok kibardı, Köşk Gazinosunda akşamları programa çıkıyorlardı. Ben de o zaman gazinonun önünde ayakkabı boyuyordum, orada denk geldi. O gün de yağmurlu bir kış günü, çizmesi çamur olmuştu. Hemen geldi, ayağını bastı, boyattırdı ve sonrasında programına yetişti.
Sizi çağırıp ayakkabısını boyatanlar oluyor mu?
Çok kişi var, milletvekilleri, siyasetçiler var. Mesela Yaşam Kent’te oturan bir işadamı var, Park Oran Evleri’nde oturan var. 30’a yakın müşterim var bu şekilde. Bir de ben işimi hep düzgün yaptım. Hiç yükseklerde gözüm olmadığı gibi hırs da yapmam. Hem de helal kazandım bugüne kadar. Yaz kış çalışıyorum. Bir de mesela o gün o sokaktan geçmemişsem merak eder, ‘Eyüp neredeydin? diye sorarlar.
Ayakkabıları kaç liraya boyarsınız?
Biz müşteriye pek fazla fiyat söylemeyiz. Ne verirlerse onu alıyoruz. Gönlünden ne koparsa 20-30-50. Beni tanıyan normal müşteri olsun, siyasetçi olsun onlar benim hakkımı veriyorlar. Bildikleri için, tanıdıkları için.
Papyon takmak nereden aklınıza geldi? Papyonsuz da çıkıyor musunuz?
Papyonun önemi işime saygı duyuyorum, müşterime değer veriyorum. Müşterilerim de bana değer veriyor. O şekilde çalışıyorum. Boyacılığa ilkokul 3’te başladım. Papyonu da 1992’den beri takıyorum. Nereden geldi aklıma papyon takmak? Ben aslında Beşiktaşlıyım. Siyah yelek, siyah pantolon, siyah papyon, beyaz gömlek böyle aklıma geldi. Papyonsuz hayatta çıkmam. Beyaz gömleği yazın giyerim. Ben mesleğime ve insanlara o kadar saygılıyım ki, papyon benim özelliğim. Benden başka papyon takan ayakkabı boyacısı da yok sayılır. Lüks restoranlarda bile bu papyon işi yok. Adam beyaz gömleği giyiyor ama papyon takmıyor. Mesleğe saygı, işine saygı, İnsanlara saygı hepsi var yani. Bir de insanları seviyorum. Müşterilerimiz hepsi bizim baş tacımız.
Kıyafetlerinize boya bulaşırsa eve vardığınızda eşiniz nasıl karşılıyor?
Eşim ev hanımı, çalışmıyor. Ayakkabıları boyarken eldiven kullanıyorum, kıyafetlerime boya bulaştırmamaya gayret ediyorum. Buna rağmen leke oluşursa eşim anlayışla karşılıyor. Bana her zaman olumlu yaklaşır. Hanımlar bizim başımızın tacı.