Çankaya Sahne'de sergilenen oyun, Stefan Tsanev’in kaleme aldığı ve İsmail Bekir Ağlagül’ün çevirdiği güçlü metniyle, izleyicilere derin felsefi sorgulamalar sundu.
SOKRATES'İN TARTIŞMAYA AÇTIĞI KAVRAMLAR
Sokrates, "En iyi bildiğim şey, hiçbir şey bilmediğimdir." diyerek, felsefi düşüncenin temel taşlarından birini ortaya koyuyor. Oyunda, birey olmanın zorlukları, toplumun baskısı altında şekillenen kimlikler ve sorgulamanın bedeli üzerine etkileyici diyaloglar sahneleniyor. Sokrates, zehir dolu tasın kokusunu içine çekerken bile gerçeği aramaktan vazgeçmiyor. Seyirciler, onun gözünden adalet, bilgi ve bireysellik kavramlarını sorgularken, aynı zamanda kendi yaşamlarını da mercek altına alma fırsatı yakaladı.
TİYATRO SAHNESİNDE FELSEFİ YOLCULUK
İki perdelik etkileyici yapım, felsefeyi sadece kitaplardan değil, sahnede canlı bir deneyim olarak sunuyor. Günümüz dünyasında yüksek sesle tartışılamayan pek çok kavram, bu oyun sayesinde yüzyıllar öncesinden yankılanarak bugüne ulaşıyor. Oyun, Sokrates’in son anlarını ve bu anların insanlık tarihi üzerindeki derin etkilerini, güçlü bir anlatım ve sahne tasarımıyla izleyiciye aktarıyor.
OYUNCU KADROSU VE SAHNE ARKASINDA USTA İSİMLER
Oyunda, usta oyuncular Mehmet Atay, Ateş Bars ve Deniz Aygün Balkan rol aldı. Sahne performanslarıyla seyirciyi adeta Sokrates’in mahkemesine götüren oyuncular, etkileyici replikleri ve beden dilleriyle felsefi tartışmalara hayat verdi. Oyunun yönetmenliğini de üstlenen Mehmet Atay, sahneye koyduğu her detayla, seyirciyi Sokrates’in son gecesinde bir yolculuğa çıkardı.