Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Antonio Costa ile Brüksel’de gerçekleştirdiği görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi. Trudeau, toplantıda ABD Başkanı Donald Trump’ın Kanada’nın ABD’ye katılmasına yönelik yaptığı açıklamalara sert yanıt verdi.
"Kanada'yı savunmaya devam edeceğiz"
Trudeau, Trump’ın ifadelerini değerlendirirken net konuştu:
"Kanada'nın 51. eyalet olacağına ilişkin tartışmalar en başından geçersizdir. Böyle bir şey asla olmayacak. Ancak ABD Başkanı'nın sözlerini ciddiye almalı ve Kanada'yı savunurken bunu da göz önünde bulundurmalıyız. En başından beri açık ve net bir şekilde söylediğim üzere, Kanada’nın 51. eyalet olması yönünde en küçük bir ihtimal dahi söz konusu değildir."
Kanada’nın bağımsız bir ülke olduğunu vurgulayan Trudeau, "Biz, kendi kaderimizi belirleyen egemen bir ulusuz ve öyle kalmaya devam edeceğiz. Hiçbir güç ya da siyasi tartışma bu gerçeği değiştiremez." ifadelerini kullandı.
Trump ne demişti?
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir konuşmada Kanada’nın ABD’ye katılmasının "tarihsel bir gereklilik" olduğunu savunarak, "Kanada’nın, ABD’nin 51. eyaleti olması hem ekonomik hem de güvenlik açısından mantıklı bir adım olur" ifadelerini kullanmıştı.
Trump’ın bu açıklamaları, Kanada’da geniş yankı uyandırmış ve birçok siyasi lider tarafından sert bir dille eleştirilmişti.
Avrupa'dan Kanada'ya destek mesajı
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Başkanı Antonio Costa da Trudeau'ya destek vererek, Kanada’nın bağımsızlığının tartışmaya kapalı olduğunu belirtti. Von der Leyen, "Kanada, Avrupa için önemli bir ortak ve güçlü bir demokrasidir. Egemenliğini ve bağımsızlığını her koşulda destekliyoruz." dedi.
Kanada’da tepkiler büyüyor
Trump’ın açıklamalarına Kanada kamuoyundan da büyük tepki geldi. Muhalefet partileri ve halk, Kanada’nın egemenliğinin sorgulanmasına dahi karşı olduklarını belirterek, ABD yönetimine sert mesajlar gönderdi.
Özellikle sosyal medyada "#CanadaNot51st" etiketiyle başlatılan kampanya, kısa sürede gündem oldu. Kanada’nın farklı bölgelerinden binlerce kişi, bağımsızlıklarını savunan paylaşımlar yaparak Trump’a tepki gösterdi.
Trump ile çalışmış biri olarak Trump'ın söylediklerini ciddiye almak ve uygun şekilde yanıt vermek gerektiğini düşündüğünü ifade eden Trudeau, "Kanadalıların son haftalarda verdikleri tepki, ilham verici oldu. İnsanlar birbirlerine destek oldu, tatil planlarını değiştirdi, yerel işletmeleri desteklemek için Kanada'dan alışveriş yapmanın yollarını aradı ve tedarik zincirlerini Asya ve Avrupa gibi bölgelerle çeşitlendirmeye çalıştı. Bu, 'Evet zor olacak ama bizler Kanadalı olmaktan duyduğumuz gururu iki katına çıkaracağız ve birbirimize destek olmaya devam edeceğiz' mesajı veren Kanadalıların gösterdiği tepkidir" dedi.
Gereken tepkiyi vereceğiz
Trump'ın tehditleri ve Kanada'nın alüminyum ve çelik ihracatına yönelik gümrük vergilerinin toplamda yüzde 50 oranına ulaşacak olmasıyla ilgili gelen soruya Trudeau, " Kanada, ABD'nin atacağı adımlardan bağımsız olarak, ölçülü ve aynı zamanda son derece güçlü bir şekilde yanıt verecektir. Biz bir ticaret anlaşmazlığı içerisinde olmak istemiyoruz. Çünkü Kuzey Amerika'da herkes için en iyi olan şeyin, birlikte çalışmaya devam etmek olduğunu düşünüyoruz. Odaklanmamız gereken konu, uluslararası ticaretteki zorluklar olmalı" dedi. Trudeau, sözlerine şu şekilde devam etti: "Eğer Kanada halkının istihdam kaynaklarını ve egemenliğimizi savunmak için iyi niyetli çabalarımıza bir süre ara vermemiz gerekirse, bunu yapacağız. Bu bizim tercihimiz değil ve böyle bir durumu istemiyoruz. Fakat ne olursa olsun, gereken tepkiyi vereceğiz"