Dünya Meteoroloji Örgütü'nün yayımladığı son rapora göre, El Nino'nun etkisiyle 2024 yılı kayıtlara geçebilir ve tüm zamanların en sıcak yılı olma yolunda ilerliyor. WMO Genel Sekreteri Celeste Saulo, “El Nino etkisi, atmosferdeki ısıyı artıran sera gazlarıyla birleşerek 2024’ün en sıcak yıl olmasına sebep olabilir. Ancak, La Nina etkisi kısa vadeli soğuma etkisi yaratacak olsa da, atmosferdeki mevcut ısınma eğilimini dengelemekte yetersiz kalacak" şeklinde açıklama yaptı.
La Nina, deniz yüzeyi sıcaklıklarının normalin altında olduğu bir hava durumu olayı iken, El Nino ise sıcaklıkların normalin üzerinde olduğu bir durumu ifade ediyor.
TÜRKİYE SOĞUK HAVAYLA SAVAŞACAK
Türkiye'deki uzmanlar, La Nina etkisinin Türkiye'yi de etkileyeceğini belirtiyor. Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, 2024 yılında özellikle Aralık ile Şubat arasında La Nina’nın etkisinin daha belirgin hale geleceğini söyledi. Yaşar, “Son yıllarda görülen sıcak dönemlerin ardından doğa kendini dengeleme sürecine girecek ve bu dengeleme, soğuk bir dönemin gelmesiyle sonuçlanacak. 2024-2025 kışı, son 60 yılın en soğuk kışı olacağa benziyor" şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Yaşar, 2020 ve 2021 yıllarında gözlemlenen kuraklıkların ve küresel iklim değişikliğinin bu durumu pekiştirdiğini belirtiyor. Özellikle sıcaklık artışlarının ardından, doğanın bu yıl daha soğuk bir hava dönemiyle dengeleme yapacağı ifade ediliyor.
SON 60 YILIN EN SOĞUK YILI OLACAK
2024 kışı, Türkiye'de soğuk hava dalgasıyla birlikte kar yağışlarının da artacağı bir dönem olabilir. Uzmanlar, vatandaşları bu kışa karşı hazırlıklı olmaları konusunda uyarıyor. Prof. Dr. Doğan Yaşar, soğuk hava dalgasının 2024 Aralık ile Şubat aylarında zirve yapabileceğini ve bu dönemde kaloriferlerin daha yoğun bir şekilde kullanılacağını ifade ediyor.
ARALIK VE ŞUBAT AYLARI ÇOK SOĞUK OLACAK
Küresel iklim değişikliği ile birlikte, aşırı hava olaylarının daha sık hale geldiği bir dönemdeyiz. WMO'nun raporunda, El Nino ve La Nina gibi hava olaylarının erken tahminlerinin, erken uyarı sistemlerinin güçlenmesine ve olası felaketlere karşı daha hızlı önlem alınmasına yardımcı olduğu belirtiliyor.
