14'ncü yüzyıl sonları ile 15'nci yüzyıl başlarında inşa edildiği tahmin edilen cami, vakfiyesi ve kitabesi bulunmayan nadir camilerden biridir. Bugün hala ibadet amacıyla kullanılan bu cami, geçmişe olan derin bağları ve mimarisiyle Sincan’ın önemli kültürel miraslarından biridir.

İlyakut Camii’nin kesin yapım tarihi bilinmemekle birlikte, XIV. yüzyıl sonları ile XV. yüzyıl başlarına tarihlendirilmektedir. Camiye dair yapılan araştırmalara göre, bu yapı Osmanlı'nın erken dönemlerine ait olma özelliği taşımaktadır. Ahşap tavanı ve alçı mihrâbı, caminin özgün mimari unsurlarındandır ve bu unsurlar camiye tarihi bir değer katmaktadır. Ancak caminin minaresi, sonradan eklenmiş bir yapı olarak dikkat çekmektedir.

İlyakut Camii’nin en ilginç özelliklerinden biri de vakfiyesi ve kitabesi bulunmamasıdır. Osmanlı tahrir ve evkâf defterlerinde kaydına rastlanmayan cami, bu sebeple tarihî araştırmalar için zorlu bir alan sunmaktadır. Ancak caminin geçmişiyle ilgili bazı belgeler ve kaynaklar mevcuttur. İlyakut Camii, Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi’nde yer alan Hurufat defterlerinde “Receb Ağa Camii” olarak kaydedilmiştir. Bu kaydın, caminin tarihî sürecinde çeşitli vakıf işlemleriyle ilişkilendirildiği anlaşılmaktadır. Bu dönemde caminin imam ve hatip görevlilerinin görevlendirilmesiyle ilgili işlemler de defterlerde yer almaktadır.

Sincan Kitabesiz Cami Ilyakut

Receb Ağa Camii’nin Geçmişteki Vakıf İşlemleri ve İmam Görevlendirmeleri

İlyakut Camii, zaman içinde pek çok dini işlem ve vakıf kaydına konu olmuştur. Murtâza-abâd bölgesinde yapılan vakıf işlemleri, caminin dini işleyişiyle doğrudan ilişkilidir. Hurufat defterlerinde, camide görevli olan imamların ve hatiplerin yıllar içinde tecdid edildiği bilgisi bulunmaktadır. 1755 ve 1795 yıllarında yapılan vakıf işlemleri, caminin toplumda önemli bir yer tuttuğunu göstermektedir.

  • 1755 yılında, Murtâza-abâd’a bağlı İlyakut köyünde Receb Ağa Camii imamı Mehmed Halife'ye, vakıf kaydına göre görev süresi uzatılmıştır.

  • 1790 yılında, caminin imamı Mehmed Halife’nin vefatından sonra oğlu Mehmed göreve atanmış ve bu atama, yine vakıf defterlerine kaydedilmiştir.

    Dijital çağın anahtarı Yapay Zeka ve Web3 eğitimi Ankara'da verildi Dijital çağın anahtarı Yapay Zeka ve Web3 eğitimi Ankara'da verildi
  • 1795 yılında ise, caminin imamı Seyyid Ali'ye Nâibi Seyyid Mehmed tarafından görev tebliği yapılmıştır.

Bu kayıtlar, caminin sosyal ve dini yapısının zamanla nasıl şekillendiğini ortaya koymaktadır.

Ilyakut Camii Ankara SincanAnkara'nın en eski ibadet yerlerinden biri: İlyakut camii

İlyakut Camii, Sincan ilçesinin tarihi ve kültürel dokusunda önemli bir yere sahiptir. Vakfiyesi ve kitabesi bulunmayan cami, yapısal özellikleri ve geçmişiyle bölgedeki en eski ibadet yerlerinden biridir. Ahşap tavan ve alçı mihrâbı gibi özgün öğeleri, camiyi bölgedeki diğer camilerden ayıran belirgin unsurlar arasında yer almaktadır.

Caminin geçmişteki vakıf işlemleri ve imam-hatip görevlendirmeleri, Sincan halkının dini hayatına önemli bir katkı sağlamıştır. İlyakut Camii, Sincan ilçesinde hem dini hem de kültürel bir merkez olarak varlığını sürdürmektedir.

İlyakut Camii, hem mimari hem de tarihi açıdan önemli bir yapıdır. Vakfiyesi ve kitabesi bulunmayan, ancak kayıtlara geçen dini işlemleriyle dikkat çeken bu cami, bölgenin tarihi dokusunu koruyarak geleceğe taşımaktadır.

Kaynak: Cansel Yıldız