47 sanığın yargılandığı davada, örgüt lideri olduğu ileri sürülen Dr. Fırat Sarı için 582 yıl 9 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Sanıklar arasında yer alan Dr. İlker Gönen ve ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir için de yüzlerce yıl hapis istemi var. İşte detaylar...
HAFTALIK SÜREÇ BEKLENİYOR
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliye konferans salonunda görülen davanın ikinci duruşması, saat 10.20’de başladı. Sanıkların savunmalarının alınması beklenirken, duruşmanın hafta boyunca beş gün sürmesi planlanıyor. Ancak bugünkü oturumda karar ya da ara karar çıkması beklenmiyor.
10 BEBEĞİN ÖLÜMÜ GÜNDEMDE
İddianamede, örgüt lideri olduğu iddia edilen Dr. Fırat Sarı ve Dr. İlker Gönen’in, 10 bebeğin ölümünden sorumlu oldukları gerekçesiyle “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç örgütü kurma” suçlarından cezalandırılması talep ediliyor. Her iki sanık için de 582 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor.
Ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir için ise "kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi" ve "kamu kurumlarını zarara uğratacak dolandırıcılık" suçları dahil olmak üzere toplamda 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Diğer 44 sanık için de benzer suçlamalarla cezalar öngörülüyor.
MADDİ ÇIKAR İÇİN HASTALARIN DURUMUNU FARKLI GÖSTERDİLER
İddianamede, örgütün temel hedefinin, devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin doluluk oranını artırmak ve Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) üst düzeyde ödeme almak olduğu belirtiliyor. Bebeklerin sağlık durumlarının olduğundan daha ağır gösterildiği ve gereğinden fazla hastane yatışlarıyla haksız kazanç elde edildiği ifade ediliyor.
Ayrıca, hasta bebeklerin uygun hastanelere sevk edilmek yerine örgüt üyeleri için daha kârlı olan hastanelere yönlendirildiği ve bu kârın örgüt üyeleri arasında paylaşıldığı iddia ediliyor.
ÇETENİN ELEBAŞI İTİRAF ETMİŞTİ
Davanın ilk duruşmasında örgüt lideri olduğu iddia edilen Dr. Fırat Sarı, “Bu sistemi ben kurmadım, sadece davet ettiler” şeklinde bir itirafta bulunmuştu. Ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir ise, hastane sevk sürelerini kısalttığını savunmuştu.
Davanın ortaya çıkmasının ardından İstanbul’da 9, Tekirdağ Çorlu’da ise 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş ve bu kurumlara kayyım atanmıştı.