Savcılık ise bu savunmaları kabul etmeyerek eylemlerin "kasten öldürme" kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Hukuk uzmanları da şüphelilerin daha az ceza almak amacıyla bu tür savunmalara başvurduğunu ancak soruşturmanın seyrinin farklı bir duruma işaret ettiğini belirtti.
Şüphelilerin Savunması 'Pes' Dedirtti
Kamuoyunun yakından takip ettiği olayda, soruşturma kapsamında tutuklanan şüpheliler ve avukatları, onlarca yenidoğan bebeğin ölümünü kasten değil "malpraktis" yani hekim hatası, deneyimsizlik veya bilgisizlik nedeniyle gerçekleştiği yönünde savunmalarını sundu. Genellikle malpraktis davaları tazminat davaları olarak görülürken, bu olayda savcılık suçun ihmalle değil kasten işlendiğini öne sürdü.
Sağlık Bakanlığı'nın raporlarına göre bebek ölümleriyle ilgili mevcut kanıtlar, bu ölümlerin ihmalkârlıkla değil, kasıtlı eylemlerle gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, malpraktis iddialarının geçersiz olduğunu ve suçlamaların organize bir ihmal ve haksız kazanç sağlama boyutunda ele alınması gerektiğini vurguluyor.
Sağlık Bakanlığı Raporu
Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan raporda, bebek ölümleri sırasında modern tıp gereklerinin yerine getirilip getirilmediği, olası komplikasyonlar ve ölümle tedavi arasındaki ilişki detaylı bir şekilde incelendi. Raporda, ölümlerin büyük çoğunluğunun üçüncü ve dördüncü seviye yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde meydana geldiği, bu ünitelerde yeterli sayıda neonatoloji uzmanının bulunmadığı ve tüm tanı ve tedavi süreçlerinin büyük ölçüde hemşireler tarafından yönetildiği belirtildi.
Uzmanlar, özellikle üçüncü seviye bakım ünitelerinde yeterli uzman doktor bulunmamasının bebeklerin hayatlarını tehlikeye attığını ifade ederken, tebliğde yapılacak değişiklikler ile bu tür olayların önlenebileceğine dikkat çekti.
Savcılık: "Kasten Öldürme Suçlaması Haklı"
Savcılığın hazırladığı iddianamede, sanıkların savunma avukatlarının malpraktis iddiaları reddedilerek, suçun ihmalkârlıkla değil kasten işlendiği belirtildi. İddianamede, bebek ölümlerinin oluş şekli, ihmalkârlıkla kasıt arasındaki farkın belirgin olduğu ve yapılan eylemlerin, dikkatsiz davranışlarla bile kasten öldürme kapsamına girecek kadar ağır olduğu ifade edildi. Ayrıca, Sağlık Bakanlığı'nın uzman görüşleri doğrultusunda her bir ölüm olayının malpraktis olmadığı yönündeki kanaat, iddianamede de yer aldı.
İhmaller Zinciri ve Neonatoloji Eksikliği
Hazırlanan mütalaa raporunda, bebek ölümlerinin büyük ölçüde üçüncü seviyede görev yapan doktorların sorumluluk almaması ve tedavi süreçlerinin yalnızca hemşireler tarafından yürütülmesi sonucunda meydana geldiği vurgulandı. Bu durumun, bebeklerin sağlık hakkının ihlal edilmesine yol açtığına dikkat çekildi.
Raporda ayrıca, mevcut düzenlemelerin değiştirilmemesi halinde benzer trajik olayların yeniden yaşanabileceği uyarısında bulunuldu. Üçüncü seviye yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde de dördüncü seviyede olduğu gibi uzman doktorların görevlendirilmesi gerektiği ifade edildi.
Hangi Cezalar Bekleniyor?
Savcılık, şüphelilerin "ihmalle ölüme sebebiyet" iddialarının aksine, TCK'nın 83. maddesi gereği "ihmali davranışla kasten öldürme" suçundan yargılanmalarını ve 10 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmalarını talep etti. Şüphelilerin suçlarının kasıtlı bir ihmalle gerçekleştiğine dair güçlü kanıtlar olduğu belirtilirken, cezaların ağırlığına ilişkin nihai karar mahkeme tarafından verilecek.
