Panelin ardından üç farklı masada geniş katılımlı bir çalıştay da gerçekleştirildi.
KAMUSAM Kamu Çalışanları Stratejik Araştırmalar Merkezi ile MEYAD Mobbing Eğitim Yardım Araştırma Derneği’nin koordinasyonunda düzenlenen panel ve çalıştayların ev sahipliğini ise Kamu Birliği Konfederasyonu yaptı.
Program hakkında değerlendirme yapan Kamu Birliği Konfederasyonu Genel Başkan Osman Kaya “Nitelikli bir kamu hizmeti toplumun refahı adına olmazsa olmazdır. Özellikle sosyal devlet ilkesi bağlamında, daha nitelikli sunulabilen kamu hizmetleri; halkın hem birbiriyle bağlarını sıkılaştırır hem de bizleri güçlü bir devlet-millet ilişkisiyle daha da ileri taşır. Ancak, kamu hizmetleri sunan kamu çalışanlarımıza yönelik mobbing; kamu sektöründe çalışanların verimliliğini ve motivasyonunu düşüren, iş barışını bozan çok ciddi bir sorun haline gelmiştir.
Kamu sektöründe mobbing, sadece bireyleri değil, aynı zamanda hizmetlerin kalitesini, kamu kurumlarının itibarını ve toplumdaki güven duygusunu da olumsuz etkilemektedir. Bu yönüyle, mobbingin kaynağında yatan liyakatsizlik, ehliyetsizlik ve yetersizlik gibi sorunları ele almak büyük önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
Mobbinge karşı durmanın yalnızca çalışan haklarını değil, toplumun adalet ve güven duygusunu da korumanın bir yolu olarak görülmesi gerektiğinin altını çizen Kaya, “Liyakat ve ehliyet esaslı bir çalışma ortamı, hem kamu çalışanlarının huzurlu bir iş ortamına sahip olmasını sağlar hem de kamu kurumlarının güvenilirliğini artırır. İş ortamında sağlanan huzur ve güven, çalışanların verimliliğini artıracak, kamu hizmetlerinin kalitesini yükseltecek ve toplumun devlete duyduğu güveni pekiştirecektir. Liyakat ve ehliyetin temel alınmadığı bir kamu düzeninde, başarıdan ve toplumsal kalkınmadan söz etmek mümkün değildir. Bu vesileyle bir kez daha ifade etmek isteriz ki özellikle yargı süreçlerinde henüz tanımı, içeriği ve anlamlandırılması bile halen soyut zannedilen, suç olarak bile tanımlanamayan ve ne yapılacağı bilenemeyen ama var olan bu mobbing suçuna karşı bir an önce mobbing kanunu çıkarılmalıdır” şeklinde konuştu.
Son dönemde giderek artan kamu çalışanlarına yönelik işyeri şiddeti, hakaret, küfür ve darp gibi olumsuz eylemlerin de işyeri huzurunu, hizmet kalitesini ve toplumun kamu kurumlarına duyduğu güveni ciddi ölçüde zedeleyen önemli sorun olduğuna dikkat çeken Kaya, “Kamu görevlileri, devlet adına topluma hizmet sunarken karşılaştıkları bu tür saldırgan tutumlar nedeniyle mesleki motivasyonlarını kaybetmekte, verimlilikleri azalmakta ve bu durum hizmet kalitesine de yansımaktadır. Görülüyor ki bazı kendini bilmezlerin kamu çalışanlarımıza yönelik uyguladığı şiddetin nedenleri arasında bizzat kendilerinin yaşadığı ekonomik ve sosyal sorunlarının bir yansıması var. Yani; toplumsal şiddet, sokaktaki şiddet, spordaki şiddet, aile içi şiddet kurumlarımıza da yansıyor. Vatandaşın iletişim sorunları, anlayış eksiklikleri, sabırsızlığı ve bilinçsizliği gibi faktörler kamu çalışanlarımıza yönelik şiddete dönüşüyor. Kamu görevlilerine yönelik şiddet olayları, sadece bireyler arasında değil, toplum genelinde yaygınlaşan büyük bir sorunun göstergesidir. Bu saldırılar, toplumdaki güven ve saygı ortamını sarsarken, kamusal hizmetin kalitesinde düşüşe yol açmaktadır. Kamu hizmeti sunan kişilere yönelik saldırılara dair yasalar, saldırganları caydıracak nitelikte olmalı ve gerektiğinde ağır yaptırımlarla sonuçlanmalıdır” dedi.
Başlık
MOBBİNG YASASI ÇIKMALIDIR
MEYAD Genel Başkanı İsmail Akgün, Türkiye'de yaşanan mobbing sorununa karşı kararlı bir duruş sergileyerek, bu konudaki farkındalığı artırmak için yoğun çaba harcadıklarını açıkladı. Akgün, ülkemizdeki değerli insanların bu olumsuz durumdan kurtulması için sürekli olarak çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
İsmail Akgün, "Herkesle ve her kesimle birlikten güç doğar" prensibiyle hareket ettiklerini vurguladı. Bu anlayış doğrultusunda, farklı sosyal gruplar ve iş dünyasıyla iş birliği yaparak, mobbing karşıtı farkındalık oluşturmayı amaçladıklarını ifade etti. Toplumun tüm kesimlerinin katılımının önemine dikkat çeken Akgün, yalnızca bireysel çabaların yeterli olmadığını, kolektif bir bilinçlenmenin şart olduğunu dile getirdi.
Temel Hedef: Toplumsal Bilinçlenme
MEYAD’ın temel hedefleri arasında toplumsal bilinçlenme ve toplumsal uzlaşı yer alıyor. Akgün, "Çalışma hayatına katkı sağlamak için farklı projeler ve eğitim programları geliştiriyoruz," dedi. Bu projelerle, mobbingin tanımı, etkileri ve çözüm yolları konusunda toplumu bilgilendirerek, çalışma ortamlarının daha sağlıklı hale gelmesine katkı sağlamayı amaçladıklarını açıkladı.
Akgün, MEYAD olarak, mobbing ile mücadelede stratejik adımlar attıklarını belirtti. Eğitim seminerleri, atölye çalışmaları ve farkındalık kampanyaları düzenleyerek, hem işverenler hem de çalışanlar için bilinç artırıcı programlar oluşturduklarını ifade etti. Bu tür faaliyetlerin, mobbingin önlenmesi ve çalışma hayatının iyileştirilmesi açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.
"Toplumun Her Kesimini Davet Ediyoruz"
Son olarak, Akgün, toplumu bu önemli mücadeleye katılmaya davet ederek, "Herkesin bu konuda üzerine düşeni yapması gerekiyor. Birlikte hareket edersek, mobbing ile daha etkili bir şekilde başa çıkabiliriz," dedi.
“Kamu Hizmetlerinde Mobbing ve İşyeri Şiddeti ile Etkin Mücadele” başlıklı panelin moderatörlüğünü MEYAD Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Fazlı Erdoğan yaparken, panele MEYAD Genel Başkanı İsmail Akgün, MEYAD Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nermin Gürhan ve Kamu Birliği Konfederasyonu Baş Hukuk Müşaviri Av. Abdullah Polat konuşmacı olarak katıldı.
Panelin ardından yapılan çalıştay masalarının moderatörlüklerini ise KAMUSAM Genel Koordinatörü Dr. Fatih Seyran, Genç Sağlık Sendikası Hukuk Müşaviri Av. Muhammed Ali Genç ve MEYAD Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nermin Gürhan üstlendi.