Münevver Karabulut’u 3 Mart 2009 tarihinde canavarca hisle öldüren Cem Garipoğlu, 2014 yılında Silivri Cezaevi’ndeki koğuşunda intihar etmişti. Garipoğlu’nun ölümünün ardından, ölen kişinin gerçekten Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi, avukatları aracılığıyla fethi kabir talebinde bulunmuştu. Ailenin avukatları tarafından yapılan talep, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kabul edildi. Bu kabul kapsamında Cem Garipoğlu’nun mezarının açılması için Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na talimat yazıldı.

Avukat Buket Nurşah Tekışık, fethi kabir işleminin nasıl yapılacağı konusunda detayları anlattı.

"Söz konusu cinayetin aile tarafından gerçekleştirilen bir ayin olduğu iddia edildi"

Münevver Karabulut’un vahşice öldürüldüğünü dile getiren Avukat Buket Nurşah Tekışık, "Katil zanlısı Cem Garipoğlu, 197 gün boyunca saklandı ve ardından teslim oldu. Cinayetle ilgili soruşturma devam ederken Adli Tıp Kurumunun hazırladığı otopsi raporunun hatalı olduğu ortaya çıktı. Otopsi sırasında başka cenazelerin DNA örneklerinin karıştırıldığı anlaşıldı ve ikinci kez otopsi raporu hazırlandı. Söz konusu cinayetin aile tarafından gerçekleştirilen bir ayin olduğu iddia edildi ve Türkiye kamuoyunda fazlaca dikkat çekerek büyük tepki topladı" diye konuştu.

"Garipoğlu’nun firari durumu akıllarda şüphe bıraktı"

Garipoğlu’nun intihar iddiası konusunda konuşan Avukat Tekışık, "Garipoğlu’nun, 10 Ekim 2014 tarihinde Silivri’de cezasını çektiği 5 No’lu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde ip ve poşet kullanarak intihar ettiği iddia edildi. 17 Aralık 2022 tarihinde Münevver Karabulut’un babası Süreyya Karabulut’un Cem Garipoğlu’nun cezaevinde intihar etmediği, kaçtığı veya kaçırıldığı iddiası ile Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı başvuru için takipsizlik kararı verildi. Garipoğlu’nun ailesinin maddi gücü ve olay sonrasındaki firari durumu akıllarda şüphe bıraktı" şeklinde konuştu.

"Cem Garipoğlu’nun mezarının açılması ile ilgili ailenin başvurusu kabul edildi"

Olay tarihinde Garipoğlu’nun Interpol tarafından kırmızı bültenle aranmış olmasına rağmen 197 gün boyunca bulunamadığını dile getiren Tekışık, "Cem Garipoğlu’nun yurtdışına kaçtığı hatta öncesinde cezaevinde dil öğrenmek için kitaplar istediği iddia edildi. Tüm bu şüpheler neticesinde Türk halkının kafasında soru işareti bıraktı. Başsavcılık, Silivri 5 No’lu Cezaevi’nde intihar eden Cem Garipoğlu’nun ölümüne ilişkin yeni karar aldı ve Cem Garipoğlu’nun mezarının açılması ile ilgili ailenin başvurusunu kabul etti. 15 yıl önce Münevver Karabulut’u öldürmesinin ardından cezaevinde intihar eden Cem Garipoğlu’nun ölümüne ilişkin şüpheleri gidermek maksadıyla Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, fethi kabir işlemlerinin yapılması için Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na talimat yazısı gönderdi" ifadelerini kullandı.

Ankara'da motosiklet kovalamacası kazayla sonuçlandı Ankara'da motosiklet kovalamacası kazayla sonuçlandı

"Açılan mezardaki cesetten parça alınır ve inceleme yapılır"

Fethi kabir işlemi ile ilgili bilgi veren Buket Nurşah Tekışık, "Fethi kabir işleminin yapılmasına kimin karar vereceği Ceza Muhakemesi Kanunu olup m. 87/4’de düzenlenmiştir. Fethi kabir kararı resen verilir. Soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde ise mahkeme karar verir. Ancak ilgililerin talebi halinde de verilebilmektedir. Talepte, fethi kabir işleminin neden yapılması gerektiği, hangi delillerin elde edilebileceği ve bunların suçu ispatlanmasına nasıl katkı sağılacağı açıkça belirtilmesi gerekmektedir. Talebin kabul edilmesi halinde bu karar, mezarı açılacak kişinin bir yakınına bildirilir. Açılan mezardaki cesetten parça alınır ve inceleme yapılır" dedi.

"Fethi kabir işlemi mecbur kalınmadığı sürece seçenek olarak görülmemektedir"

Fethi kabir işlemi Türkiye’de çok tercih edilen işlem olmadığını ifade eden Tekışık, "Mecbur kalınmadığı sürece seçenek olarak görülmemektedir. Bu işlemin yapılabilmesi için mezarın açılması durumunda işe yarayacak delillerin olması gerekmektedir. Örneğin ölen kişinin kimliğine veya ölüm nedenine ilişkin bir şüphe varsa, sigorta veya yanlış tedavi iddiaları mevcutsa, önceki otopsilere ilişkin kuşku varsa, cesedin mermi gibi çıkarılmamış olan ve delil teşkil edebilecek bir yabancı cisimle gömülmesi halinde, ölenin kimliğine ilişkin belirsizlik mevcutsa, mirasçılar arasında anlaşmazlık varsa veya yeni deliller ortaya çıkması gibi sebeplerle yapılabilir. Öncelikle mezar açma kararı alınır. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi dosyanın hangi aşamada olduğuna göre kararı alacak kişi Cumhuriyet savcısı veya mahkeme olabildiği gibi talep üzerine de açılabilir" diye konuştu.

"Cinayet için son derece önemli gelişme yaşanmış olacaktır"

"Alınan karar müteveffanın yakınına bildirilir" diyen Tekışık, "Mezar açma işlemi için gerekli araç ve gereçler hazırlanır. Mezar uzun süredir kapalı olduğu ve içerisinde ceset olduğu göz önünde bulundurularak zehirli gazların olabilme ihtimaline rağmen açılır açılmaz içine girilmez. Havalandırma işlemi sonrasında ceset çıkartılır. Ceset yeni ise cesetten parça alınır. Ceset çürümeye başlamış ise sadece gerekli organ ve kemik üzerinde inceleme yapılır. Cesedin fotoğraf ve video kayıtları alınır, otopsi ve diğer incelemeler yapılır. Fethi kabir işleminin ne kadar süreceği konusunda kesin bir süre belirtmek mümkün değildir. Söz konusu işlem için çeşitli aşamalar gerekmektedir. Bu aşamaların dışında; mezarın yeri, durumu, uzman sayısı gibi bir çok faktör süreyi etkileyecektir. Fethi kabir işlemine karar veren Cumhuriyet savcısı, mahkeme heyeti, adli tıp uzmanları, adli kolluk personeli, bilgi veya delil sunabilecek tanıklar, ölünün yakınları veya vekilleri katılabilir. Yapılacak fethi kabir işlem sonucunda yaklaşık 15 yıldır tüm Türkiye’yi derinden etkileyen cinayet için son derece önemli gelişme yaşanmış olacaktır" şeklinde konuştu.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı