Medyascope'tan Ferit Arslan’ın aktardığına göre, daha önceki temaslar yalnızca Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder ve Ahmet Türk gibi isimler üzerinden yürütülmüştü. Bu kez ise DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları’nın da dahil olduğu, İmralı Adası’na geçmişte ziyaretlerde bulunan tüm isimlerin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmeye katılmak istediği belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada, talep gelmesi halinde DEM Parti’ye randevu verilebileceğini söylemişti.
13 YIL ARADAN SONRA İLK GÖRÜŞME
Erdoğan, Kürt siyasetinin temsilcileriyle en son 12 Haziran 2012’de, başbakanlığı döneminde, dönemin Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Başkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak ile bir araya gelmişti. Bu hafta gerçekleşmesi beklenen görüşme, Erdoğan’ın Kürt siyasetçilerle 13 yıl sonra yeniden doğrudan temas kurması anlamına geliyor.
ÖCALAN'DAN TARİHİ SİLAH BIRAKMA ÇAĞRISI
Bu gelişmelerin hemen öncesinde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK’nın lağvedilmesi yönündeki çağrısına yanıt niteliğinde, Abdullah Öcalan uzun süredir beklenen açıklamayı yaptı. Öcalan, PKK'nın kendini feshetmesi ve tüm silahlı unsurların silah bırakması gerektiğini belirtti.
Öcalan, yaptığı açıklamada, “Sayın Devlet Bahçeli'nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanı'nın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihî sorumluluğunu üstleniyorum” ifadelerini kullandı. Ayrıca, “Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın” dedi.
PKK'DAN ATEŞKES VE FESİH SİNYALİ
Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum” başlıklı açıklamasına ek olarak, silah bırakmanın yanı sıra PKK’nın da kendini feshetmesinin, demokratik siyaset ve hukuki zeminle desteklenmesi gerektiğini vurgulayan bir not da kamuoyuyla paylaşıldı.
Bu çağrının ardından PKK Yürütme Komitesi, Öcalan'ın çağrısına destek verdiklerini duyurdu. Komite, açıklamada örgütün tüm silahlı gruplarının 1 Mart’tan itibaren geçerli olmak üzere ateşkes ilan ettiğini ve saldırı olmadığı sürece herhangi bir eylemde bulunmayacaklarını ifade etti. Ayrıca, Öcalan’ın serbest bırakılması talebini de yinelediler.
