Kiracılar, düşük kira bedelleriyle oturdukları evlerden çıkarılmak istenirken, ev sahipleri de mevcut kiracıları tahliye etmek için hukuki yollara başvuruyor. Uzmanlar, bu süreçte her iki tarafın da haklarını detaylı şekilde ele aldı. İşte detaylar...
Son yıllarda kiracılar ve ev sahipleri arasındaki anlaşmazlıklar, mahkemeleri meşgul etmeye devam ediyor.
Yasal kira artışlarını kabul etmeyen kiracılar ile mülkünü daha yüksek fiyata kiralamak isteyen ev sahipleri arasındaki gerilim tırmanıyor.
Hukuki süreçlerde, bazı mahkeme kararları dikkat çekiyor. Özellikle, evin yıkılması durumunda dahi masrafların kiracıya yüklenmesine ilişkin kararlar, sürecin karmaşıklığını gözler önüne seriyor.
Avukat Gizem Gonce, kiracıların ve ev sahiplerinin haklarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından alınan karar doğrultusunda, bazı durumlarda ev yıkılsa dahi ortaya çıkan masrafların kiracıdan talep edilebileceğini belirtti.
Ancak mahkeme, ev sahibinin haksız olduğuna karar verirse, kiracıya herhangi bir ek yükümlülük yüklenmeyeceğini ifade etti.
Kiracılar, tahliye kararına karşı tehir-i icra talebinde bulunarak tahliyeyi belirli bir süre erteleyebilir.
Ev sahipleri, kiracıyı yalnızca geçerli ve hukuki gerekçelerle tahliye edebilir. Kiracının düzenli kira ödememesi, ev sahibinin konut ihtiyacı veya taşınmazın yeniden inşa edilmesi gibi nedenler tahliye gerekçesi oluşturabilir.
Ancak, ev sahiplerinin "çocuğum oturacak" ya da "ben taşınacağım" gibi gerekçelerle kiracıyı haksız şekilde çıkarmaya çalışması yasalar çerçevesinde kabul edilmiyor.
Avukat Gonce, bu tür durumlarda kiracıların taşınma masraflarını ev sahibinden talep edebileceğini vurguladı.
Kiracıların tahliye süreçlerinde dikkat etmeleri gereken bir diğer önemli konu ise İcra ve İflas Kanunu’ndaki düzenlemeler.
Avukat Emre Doğan, mahkeme tahliye kararı verdikten sonra, kiracının 3 aylık kira bedelini teminat olarak yatırarak tahliye işlemini durdurabileceğini belirtti.
Ayrıca, ev sahibinin tahliye işlemlerine başlamadan önce, kararın kiracıya tebliğ edilmesini beklemesi gerektiğini ifade etti. Bu süreçte kiracıya en az 10 günlük bir süre tanınır.
Kiracıların sözleşme süresi bitiminde tahliye niyetlerini 15 gün önceden bildirmemesi halinde, sözleşme otomatik olarak uzar ve ev sahibinin tahliye hakkı kısıtlanır.
Avukat Doğan, tahliye nedenleri arasında ödenmeyen kira bedeli, yazılı tahliye taahhüdü ve kiraya verenin konut ihtiyacının yer aldığını belirtti. Ayrıca, kentsel dönüşüm ve taşınmazın yeniden inşası da tahliye sebepleri arasında sayılıyor.
