KONUT KİRALARINDA YÜZDE 25 SINIRI KALKIYOR
Bakan Şimşek, iki yıldır uygulanan yüzde 25'lik kira artış sınırının devam etmesi için bir neden olmadığını ve bu yönde herhangi bir çalışma yapılmadığını açıkladı. 1 Temmuz'dan itibaren bu sınır kalkacak ve kira artışları yeniden yıllık enflasyon ortalamasına (TÜFE) göre belirlenecek. Ankara Barosu avukatlarından Burcu Akar Muratoğlu, kira zammının 1 Temmuz sonrası eski düzenlemeye döneceğini ve 12 aylık TÜFE ortalamasına göre yapılacağını belirtti.
OKUMAYA DEVAM EDİN>>>
1 Temmuz'dan itibaren kira artışları, Türk Borçlar Kanunu'nun 344. maddesi gereği, 12 aylık enflasyon ortalaması hesabına göre yapılacak. Bu oran, her ay TÜİK tarafından açıklanan bültende yer alan 12 aylık TÜFE ortalamasına göre belirlenecek.
1 Temmuz 2024 tarihinde birçok kira sözleşmesi 4. veya 5. yılını dolduracak. Kira tespit davası açabilmek için 5 kira döneminin dolmuş olması gerekiyor. 2 Temmuz 2024'te kira artışları TÜFE oranında yapılacağı için ev sahipleri bu yasa nedeniyle yaşadıkları kayıpları bir miktar telafi edebilecekler. Beş yılını dolduranlar kiracıları ile anlaşamazlarsa kira tespit davası açabilecekler. 5 yılı doldurmayanlar ise her zaman kira uyarlaması davası açma yoluna gidebilirler.
1 Eylül 2023 itibarıyla kira davaları zorunlu arabuluculuk kapsamına alındı. Kiralananın tahliyesi, kira bedelinin tespiti ve uyarlama davaları gibi konularda dava açmayı düşünen ev sahipleri önce zorunlu olarak arabulucuya başvuracaklar. Arabulucuda anlaşma sağlanamazsa mahkemede dava açılabilecek.
Eğer yüzde 25'lik sınır olmasaydı, nisan ayı enflasyon rakamlarına göre belirlenen yıllık ortalama enflasyon oranı yüzde 59.64 olacaktı. Bu durumda, kira sözleşmesini yenileyecek ev sahipleri, kiralarına en fazla yüzde 59.64 oranında zam yapabilecekti.
Merkez Bankası'nın döviz biriktirmemesi halinde liranın değer kazanabileceğini söyleyen Bakan Şimşek, “Biz piyasadan döviz almasak lira belki 20’li rakamlara kadar, 30’un altına düşerdi. Son 1.5 ay içerisinde Merkez Banka’mız döviz biriktirmeseydi” dedi.
- Bu yıl ÖTV ve KDV'de yeni bir artış yapılmayacak.
- Enflasyon beklentilerinde önemli bir iyileşme var, önümüzdeki 12 ayda enflasyon yüzde 33'e, 2 yıl içinde yüzde 22'ye kadar düşecek.
- TL'ye olan güven ve rağbet arttı.
Şimşek, Türkiye’nin risk priminin geçen yıl mayıs ayında 700 baz puanın üzerinde olduğunu, bugün ise 270’in altına düştüğünü belirtti. Bu düşüşün, uygulanan ekonomik programın çalıştığını gösterdiğini vurgulayan Şimşek, Türkiye'ye fon akışında öngörülenin üzerinde bir artış olduğunu ifade etti.
Vergi adaletini sağlamak için ciddi çalışmalar yapıldığını belirten Şimşek, “Yakın dönemde OECD, çok uluslu şirketler için asgari kurumlar vergisine geçiyor. Biz de çok uluslu şirketler için asgari kurumlar vergisini getireceğiz. En düşük kurumlar vergisi ne teşvik alırsanız alın, ne kadar istisna olursa olsun yüzde 15’in altında olmuyor. Bütün firmalar için asgari bir kurumlar vergisi hususunu çalışıyoruz. Herkes bu yükü kaldırabileceği oranda taşımak durumunda. Diğer bir alan şehir rantları meselesidir. Arsalar ve gayrimenkuller üzerinden elde edilen gelirler konusunda da paket çalışmamız var” diye konuştu.
Ekonomide yeniden dengelenme sürecine girildiğini belirten Şimşek, iç talebin aşırı artışı nedeniyle makroekonomik dengesizlikler yaşandığını, ancak net ihracatın etkisiyle ekonomide olumlu gelişmeler yaşandığını ifade etti. Geçen yıl mayıs ayında 57 milyar dolar civarında olan cari açığın, bu yıl mayıs ayı itibarıyla 30 milyar doların altına düşeceğini belirterek, ciddi bir iyileşme olduğunu vurguladı.