İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2013 yılında meydana gelen Gezi Parkı olaylarına ilişkin yeni bir gelişmeye imza attı. Soruşturma kapsamında tutuklu bulunan menajer Ayşe Barım hakkında hazırlanan iddianame, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Barım’ın, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım ettiği gerekçesiyle 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
MENAJERLİK FAALİYETLERİ İNCELENDİ
Savcılık tarafından yürütülen soruşturmada, Barım’ın yalnızca bireysel olarak değil, temsil ettiği sanatçılar üzerinden de Gezi Parkı olaylarına aktif destek verdiği iddia edildi. İddianamede, Barım’ın menajerliğini yaptığı sanatçıları eylemlere katılmaları yönünde teşvik ettiği, hatta bazı sanatçılarla birlikte bizzat olaylara katıldığı bilgisine yer verildi.
YARGILANAN İSİMLERLE İLETİŞİMİ TESPİT EDİLDİ
Hazırlanan iddianamede, Barım’ın Gezi davası kapsamında yargılanan isimlerle olan irtibatı da dikkat çekti. Soruşturmada, Osman Kavala, Çiğdem Utku Mater ve firari sanık Memet Ali Alabora ile yoğun iletişim içinde olduğu belirtildi. Savcılık ayrıca, Alabora’nın bir başka kişiyle yaptığı telefon görüşmesine ilişkin tape kaydına atıfta bulunarak, Gezi Parkı’nda bildirilerin yayımlanması konusunda sanatçılarla fikir alışverişi yapıldığını ve bu planın hayata geçirildiğini tespit ettiklerini iddia etti.
Ayşe Barım hakkında yürütülen soruşturma, yazılı ve görsel medyada yer alan bazı haberler üzerine başlatılmıştı. Bu haberlerde, Barım’ın Gezi Parkı olaylarına çeşitli yollarla katılım sağladığı ve bazı eylemleri organize ettiği yönünde iddialar gündeme gelmişti.
MAHKEME SÜRECİ BAŞLIYOR
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve suçlamaları detaylandıran iddianame, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunuldu. Mahkemenin, ön inceleme sürecinin ardından iddianameyi kabul etmesi durumunda Barım yargı önüne çıkacak. Savcılığın hazırladığı dosyada, "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım" suçlaması öne çıkıyor.
