Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Suriye'nin Güvenliğinde Türkiye'nin İstikrarlaştırıcı Gücü Paneli ve "Recep Tayyip Erdoğan'ın Barış Diplomasisi: Suriye Örneği" kitabı tanıtım programında konuştu.
Altun, panelin ve kitabın, sadece Suriye değil, bölgesel ve küresel barış için önemli bir katkı sunduğunu belirterek, "Bu çalışmalarla, bölgedeki olayların geçmişi ve bağlamı doğru bir şekilde değerlendirilerek, hakikatin anlaşılmasına yardımcı olmayı sorumluluk olarak görüyoruz" şeklinde konuştu. Altun, kitabın içeriğiyle Türkiye'nin barışçı ve istikrarlaştırıcı politikalarını, Suriye-Türkiye ilişkilerinin tarihsel arka planı üzerinden detaylı bir şekilde sunmayı amaçladıklarını belirtti.
“TÜRKİYE, BÖLGESEL KRİZLERE KARŞI ACZİYET İÇİNDE OLMADI”
Altun, Türkiye'nin Suriye'deki krize karşı sergilediği kararlı tutumu ve insani yaklaşımını öne çıkararak, "Son 23 yılda Türkiye, bölgesel krizlere karşı acziyet içinde olmadı. Her zaman ilkeli bir duruş sergileyerek, cesaretle ve kararlılıkla politikalarını geliştirdi" dedi. Türkiye'nin insani yardım çalışmalarının yanı sıra, barışa olan katkılarının da altını çizdi. Altun, Türkiye'nin dünya çapında etki alanına sahip bir istikrarlaştırıcı güç olarak, Suriye’deki milyonlarca insana yardım eli uzattığını vurguladı.
“BİRÇOK GELİŞMİŞ ÜLKE VE ULUSLARARASI AKTÖR SURİYE'DEKİ KRİZİN DERİNLEŞMESİNE NEDEN OLDU”
Altun, Suriye'deki zulmün küresel güç odaklarının acziyetini ve fırsatçılığını ortaya koyduğunu belirterek, "Birçok gelişmiş ülke ve uluslararası aktör, Suriye'deki krizin çözümüne katkı sağlamak bir yana, vekalet savaşlarıyla krizin derinleşmesine neden oldu. Türkiye, insani yardım konusunda Suriyelilere kapılarını açan tek ülke oldu" dedi. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2019 G20 Zirvesi'ndeki sözlerine atıfta bulunarak, Batılı ülkelerin, zulümlere karşı harekete geçmekte yetersiz kaldığını ifade etti.
TÜRKİYE'NİN BARIŞÇIL ÇABALARI
Türkiye'nin Suriye'deki barışçıl çözüm için her zaman öncü bir rol üstlendiğini belirten Altun, "Astana süreci ve Cenevre görüşmeleri, Türkiye’nin gayretleriyle önemli bir platform haline geldi" diyerek, Türkiye'nin her zaman Suriye'nin üniter yapısını koruyan bir çözümü savunduğunu belirtti. Altun, Türkiye’nin terör örgütleriyle mücadelesinin ve sınır ötesi operasyonlarının, bölgede barışı tesis etmek adına önemli bir rol oynadığını söyledi.
“TÜRKİYE BÖLGESEL BARIŞA KATKI SUNMAYA DEVAM EDECEK”
Altun, Türkiye'nin Suriye’deki terör örgütlerinden temizlenen bölgelerde güvenli bir yaşam kurmayı başardığını belirterek, "Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı Harekâtları ile bölgede barış ve huzur tesis edildi. Bugün ise, Suriye halkının özgürlüğüne kavuştuğu, umut dolu bir sürece tanıklık ediyoruz" dedi. Türkiye'nin, Suriye'nin yeniden inşa sürecinde her zaman yanlarında olacağını ve bölgesel barışa katkı sunmaya devam edeceğini ifade etti.
TÜRKİYE'NİN STRATEJİK İLETİŞİM VE ULUSLARARASI DİPLOMASİ
Fahrettin Altun, Türkiye'nin uluslararası platformlarda doğru bilgileri yaymak ve Suriye krizini anlatmak için yoğun bir stratejik iletişim çalışması yürüttüklerini belirtti. Son beş yılda 300'e yakın uluslararası basın mensubunu bölgedeki gerçeklerle buluşturduklarını ifade eden Altun, bu çalışmalar sayesinde dünya kamuoyunun doğru bilgiye ulaşmasına olanak sağladıklarını söyledi.
Altun, ayrıca Türkiye’nin uluslararası arenada, Suriyeli mültecilerin haklarını savunmaya devam ettiğini ve Suriye'deki insani durumun düzelmesi için tüm diplomatik araçları seferber ettiğini belirtti.
"TÜRKİYE YÜZYILI, BARIŞ, HUZUR, KALKINMA VE ŞEFKATİN YÜZYILI OLACAKTIR"
Altun, Türkiye'nin liderliğinde dünya genelinde istikrarı sağlama çabalarını sürdürdüklerini vurgulayarak, "Türkiye Yüzyılı, barış, huzur, kalkınma ve şefkatin yüzyılı olacaktır" dedi. Türkiye'nin sahip olduğu istikrarlaştırıcı gücün, sadece bölgesel değil, küresel barışa da katkı sağladığını belirterek, "Haksızlıklarla mücadele etmeye, dış müdahalelere karşı direnmeyi sürdürmeye ve dünya çapında barışa katkı sağlamaya devam edeceğiz" dedi.
Altun, bu çabaların sadece Suriye ile sınırlı olmadığını, Türkiye'nin tüm dünyada barışı savunmaya kararlı olduğunu belirterek, uluslararası toplumun doğru bilgilendirilmesi için iletişim çalışmalarına devam edeceklerini sözlerine ekledi.