Ev sahipleri ile kiracılar arasındaki gerilim, artan kira fiyatları ve hayat pahalılığı nedeniyle giderek büyüyor. Bir yanda kira artışlarından yakınan kiracılar, diğer yanda yüzde 25’lik zam sınırıyla mağdur olduklarını savunan ev sahipleri var. Bu karmaşık ortamda ev sahipleri, zam pazarlığı yapmadan daha yüksek gelir elde etmek için yeni bir yöntem uygulamaya başladı: Yıllık kiralama modeli.
Tahliye davalarında artış
Kiracı-ev sahibi anlaşmazlıkları mahkemelere taşınıyor. Tahliye davalarının sayısında ciddi bir artış yaşanırken, İstanbul Emlak Müşavirleri Başkanı Adnan Yeşiltaş, bir kiracının tahliye sürecinin genelde 4 yıl sürdüğünü ifade etti. Bu durum, ev sahiplerini yeni yöntemler aramaya yöneltti.
Bir yıllık sözleşme şartı
Ev sahipleri artık evlerini bir veya iki yıllığına kiraya veriyor. Kira sözleşmelerine eklenen bir madde ile kiracılar, süre dolduğunda evi boşaltmayı kabul etmek zorunda kalıyor. Böylece ev sahipleri, yeni kiracılar bularak kira bedelini güncel piyasa şartlarına göre artırabiliyor.
Kimler bu yöntemi kabul ediyor?
Bu modeli özellikle atanmış öğretmenler, memurlar, hemşireler ve öğrenciler kabul etmek zorunda kalıyor. Nakliye, depozito ve emlakçı ücretleri gibi masrafların yüksek olması, kiracıları büyük bir ekonomik zorlukla karşı karşıya bırakıyor.
Kiracılar için büyük sıkıntı
Yıllık kiralama modeli, kiracıları yalnızca zam baskısından değil, sürekli taşınma zorunluluğundan dolayı da mağdur ediyor. Depozito ve taşınma masraflarının yanı sıra, her yıl yeni bir ev aramak zorunda kalmak, kiracılar için adeta bir kaosa dönüşmüş durumda.
Bu yeni sistemin, özellikle büyük şehirlerdeki kiracıların yaşamını daha da zorlaştıracağı öngörülüyor. Ev sahiplerinin bu yöntemi yaygınlaştırmasıyla birlikte kiracıların haklarını koruyacak düzenlemelere duyulan ihtiyaç daha da artıyor.