Pirhan, meme kanserinin erken evrede tespit edilmesinin tedavi başarısını artırdığını ifade etti. "Memede ağrısız kitle, meme başından kanlı akıntı veya düzensiz sertlik gibi belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir doktora başvurulması gerekmektedir" diyen Pirhan, meme kanserinin hem dünya genelinde hem de Türkiye’de yaygın olduğunu söyledi.
Meme Kanseri Risk Faktörleri
Doç. Dr. Pirhan, meme kanserine yol açan faktörler arasında genetik yatkınlığın yanı sıra yaşam tarzı alışkanlıklarının da önemli rol oynadığını belirtti. "Erken yaşta adet görmek, geç yaşta menopoza girmek, obezite, sigara kullanımı gibi etkenler, meme kanseri riskini artırmaktadır" dedi.
Tedavi Yöntemleri ve Tarama Programları
Meme kanseri tespit edilen hastalarda öncelikli tedavi yöntemi olarak cerrahi müdahale uygulandığını açıklayan Pirhan, bu sürecin ardından radyoterapi ve kemoterapi gibi ek tedavi yöntemlerinin de uygulandığını belirtti. "Meme kanseri taramaları çok önemli. 20 yaşından itibaren her kadının düzenli olarak kendi kendine meme muayenesi yapması gerekiyor. Ayrıca 40 yaşından sonra 2 yılda bir mamografi ve meme ultrasonu ile tarama programlarına katılmak hayat kurtarıcı olabilir" şeklinde konuştu.
Erkeklerde de Görülme Riski Var
Meme kanseri çoğunlukla kadınlarda görülse de, erkeklerin de bu hastalığa yakalanabileceğini vurgulayan Pirhan, erkeklerin de bu konuda farkındalık kazanmaları ve düzenli olarak meme muayenesi yaptırmaları gerektiğini hatırlattı. "Erken teşhis, tüm kanser türlerinde olduğu gibi meme kanserinde de hayat kurtarıcıdır" diyen Pirhan, Sağlık Bakanlığı'nın tarama programlarına katılmanın önemine dikkat çekti.
Taramalarınızı Aksatmayın
Doç. Dr. Pirhan, meme kanseri ile mücadelede en önemli faktörlerden birinin erken tanı olduğunu belirterek, "Düzenli doktor kontrolleri ve tarama programlarına katılım hayat kurtarır. Kadınlar kadar erkekler de bu konuda dikkatli olmalıdır" dedi.