Hepatit B, karaciğerde ciddi bir enfeksiyona yol açan Hepatit B virüsünün (HBV) neden olduğu bir hastalıktır. Bazı kişilerde bu enfeksiyon kronikleşebilir, bu da karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri ve siroz riskini artırır, bu da kalıcı hasara neden olabilir.

Hepatit B taşıyan birçok yetişkin, erken teşhis ve uygun tedavi ile kalıcı olarak iyileşebilir, hatta bazıları hiç belirti göstermez. Ancak bebekler ve çocuklarda kronik Hepatit B enfeksiyonu daha yaygın olabilir.

Hepatit B aşısı, kişiyi Hepatit B enfeksiyonundan korur, ancak kişi zaten virüsü taşıyorsa ve virüsün çoğalması kontrol edilemiyorsa kesin bir tedavi yoktur. Virüsü taşıyan kişiler, başkalarına bulaşmasını önlemek için önlemler alabilirler ve düzenli olarak sağlık kontrolünden geçerek virüsün durumunu izleyebilirler. Son yıllarda yeni ilaç seçenekleri ile tedavi edilen hastaların sayısı artmıştır. Nadir durumlarda, bazı hastalarda koruyucu antikorlar gelişebilir.

Hepatit B Çeşitleri Nelerdir?  

Hepatit B, Hepatit B virüsü (HBV) tarafından neden olan ciddi bir karaciğer enfeksiyonudur. Hastalık iki ana kategoride incelenir:

Akut (Kısa Süreli) Hepatit B:

Akut Hepatit B'ye sahip bireyler sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemelidir. Bu, sağlıklı, katkısız yiyecekler tüketmeyi, tütün ve alkol kullanmamayı içerir. Düzenli bir yaşam tarzı sürdürmek ve az yağlı yiyecekler tercih etmek de önemlidir. İlaç tedavisi, karaciğerin alabileceği zararı azaltmaya yardımcı olmak için doktor gözetiminde uygulanabilir. Kişinin bağışıklık sistemine ve tedaviye yanıtı, vücut tarafından virüsün temizlenmesine yol açabilir. Hepatit B virüsü vücuda girdikten sonra, 5 hafta ile 6 ay arasında değişen bir kuluçka dönemi vardır. Uzun kuluçka dönemleri, hastalığın bulaşma riskini artırabilir, bu nedenle kesin bir teşhis için kan testleri yapılmalıdır. Hepatit B virüsü taşıyan kişilere, enfeksiyonun aşamasına ve şiddetine bağlı olarak uygun tedavi uygulanır. Enfeksiyon esnasında karaciğer yetmezliği gelişebilir ve bu durumda ölüm riski yüksektir.

Kronik (Uzun Süreli) Hepatit B:

Hepatit B virüsü taşıyan bir kişinin bu virüsü 6 aydan uzun bir süre boyunca taşıması ve bağışıklık geliştirememesi durumunda hastalık kronik hale gelebilir. Kronik Hepatit B, genellikle erken yaşlarda, düşük bağışıklık direnci olan veya risk altındaki bireylerde daha yaygın görülür. Bu risk, yaşlandıkça azalır. Örneğin, Hepatit B virüsü taşıyan bir annenin bebeğinde virüsün kronikleşme ihtimali daha yüksektir. Bazı bireyler Hepatit B virüsü taşıdığını bilmeden yaşar ve bu nedenle rastlantı sonucu teşhis edilirler. Bu nedenle, belirtiler ortaya çıktığında hemen bir doktora başvurmak önemlidir.

Hepatit B teşhisi konulduktan sonra, karaciğerde hasara yol açmamak için ilaç tedavisine başlanır ve hastanın kanındaki virüs miktarı düzenli olarak takip edilir. Kronik Hepatit B ile birlikte siroz ve karaciğer kanseri riski artar. Bu nedenle, kronik Hepatit B tanısı konulan hastalar, düzenli sağlık kontrollerine gitmelidir. Ayrıca sağlıklı beslenmeye özen göstermeli, zararlı maddelerden kaçınmalı ve stresten uzak durmalıdır.

Hepatit B belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve zaman içinde farklı yoğunluklarda ortaya çıkabilir. Genellikle, enfeksiyondan sonraki 1 ila 4 ay içinde belirtiler gelişir. Ancak nadiren de olsa belirtiler iki hafta gibi kısa bir süre içinde de görülebilir. Birçok kişide, özellikle çocuklarda, herhangi bir belirti olmayabilir. Bu kişiler, bağışıklık sistemleri hastalığa karşı tepki verirse sorun olmayabilir. Ancak hastalığı fark etmezler ve bağışıklık kazanmazlarsa, hem toplum sağlığı açısından bulaşma riski taşırlar hem de kendileri için ciddi sağlık sorunları, özellikle karaciğer kanseri gibi, riski artırabilirler.

Hepatit B Belirtileri Nelerdir?

Hepatit B'nin en yaygın belirtileri şunlar olabilir:

İştah kaybı
Karın ağrısı
Ateş
Eklem ağrıları
Mide bulantısı ve kusma
Halsizlik ve yorgunluk
Ciltte ve gözlerde sararma (sarılık)
Bu belirtiler Hepatit B enfeksiyonunun akut döneminde ortaya çıkabilir. Ancak kronik Hepatit B taşıyıcıları arasında bu belirtilerin görülmediği durumlar da sıkça rastlanır. Bu nedenle Hepatit B taşıyan kişilerin düzenli sağlık kontrolünden geçmeleri ve enfeksiyonun durumunu takip etmeleri önemlidir.

 

Hepatit B Nasıl Bulaşır?

Hepatit B (HBV), kişiden kişiye kan, meni veya başka vücut sıvılarıyla temas yoluyla bulaşabilir. Öksürük, hapşırık, ortak kullanılan çatal, bıçak, tabak ve bardak paylaşımı, öpüşmek veya aynı evi paylaşmak gibi temaslarla bulaşmaz. Virüsün bulaşabilmesi için, enfekte olan kişinin vücut sıvısının başka bir kişiyle doğrudan temas etmesi gerekir.

Hepatit B virüsünün en yaygın bulaşma yolları şunlardır:

Cinsel ilişki: Hepatit B taşıyan bir birey ile korunmasız bir cinsel ilişki yaşarsanız, Hepatit B virüsüne maruz kalabilirsiniz. HBV taşıyan kişinin kanı, tükürüğü, menisi veya vajinal sıvısı ile temas etmesiyle virüs bulaşabilir.
İğne ve şırınga paylaşımı: HBV, iğne veya şırıngaların paylaşılması yoluyla kolayca bulaşabilir. Bir iğne veya şırınganın enfekte bir kişinin kanı ile temas edip daha sonra başka bir kişi tarafından kullanılması durumunda Hepatit B virüsünün bu kişiye bulaşma riski vardır. İntravenöz (damar içi) uyuşturucu madde kullanımı da Hepatit B virüsüne yakalanma riskini artırır.
Kullanılmış ve sterilize edilmemiş iğneler: Kullanılmış ve sterilize edilmemiş iğnelerin kullanılması, Hepatit B virüsünün bulaşma riskini taşır. Sağlık çalışanları ve kan ile temas eden diğer kişiler için de bu durum risklidir.
Anneden bebeğe bulaşma: Hepatit B virüsü taşıyan bir hamile kadın doğum sırasında virüsü bebeğe geçirebilir. Ancak, enfeksiyondan korunmak için yeni doğan bebeklere Hepatit B aşısı yapılabilir. Hamile iseniz veya hamile kalmayı düşünüyorsanız, Hepatit B testi yaptırmak ve gerekirse aşı olmak için bir sağlık profesyoneline başvurmalısınız.

Muhabir: Haber Bülteni