Hayat ışığını hiç duydunuz mu? Tahmin ediyorum ki çoğumuz ilk defa duyacağız. İnsan eşrefi mahlûktur, yeryüzünün halifesidir yani yönelicisi, yönetici derken yeryüzündeki ağaç, bitki ve hayvanlar insanın hizmetindedir. Mesela geceyi bizler için ay ve yıldızlar aydınlatır. O gece gökyüzü kapalıysa insanın ürettiği taşına bilir aydınlatma cihazları ile aydınlatırız, geceyi karanlıkta geçirmeyiz, çünkü ışığa ihtiyacımız vardır.
Dünyada ve ahirette mutlu olmak istiyorsan, yaşantındaki her olayda mevcut olan tek gerçek hayat ışığıdır, onu bul, onu izle. Hayat ışığı, hakikatin ta kendisidir. Hayat ışığı imanın, ibadetin, yaşamanın, ölmenin ve sonrasının tek gerçeğidir. Onu gören, onu izleyen hüsrana uğramaz, dileğin hayatın gerçeğini yaşamaksa, hayat ışığını izle ve hiç kimsenin ışığınızı söndürmesine izin verme. Bir gün sizin ışığınızı söndürürler, karanlıkta bırakırlar ve karanlık olduğunuz ile ilgili yorum yaparlar. Oysaki sizin ışığınızı onlar söndürmüştür ve sizin karanlık olduğunuzdan şikâyet ederlerde onlardır.
İnsanı çıkmazdan çıkaracak tek şey Hayat Işığıdır, hayata dair bir planınızın, bir hedefinizin olmasıdır. Bu plan için zorluklarda mücadele edersiniz ve bir gün o isteğinize muhakkak kavuşursunuz. Planı olmayan bir insan yerinde sayar ve aynı hayatı tekrar tekrar yaşar yani yerinde sayar. Yapılan bir araştırmada çok ünlü zenginlerin çocuklarının otuzlu yaşlara geldiklerinde intihar ettikleri oraya çıkmış, sebebi ise aileleri onların rahat etmeleri için yaşayacakları hayatı onlar için çoktan hazırlamış olmalarıdır. Bu insanların bu hayata mücadele etmeden kolaylıkla ulaşmaları hayat ışıklarının sönmesine neden olduğu için bu davranışa girmişler. Kendisine bir ışık, bir hedef belirleyen biri o hedef imkânsızda olsa inanın bana bir gün o hedefine ulaşacaktır. Hayatta hedefi olmayan insanların hayatları da hep kötüdür. Hayat ışığı ile ilgili birçok film, dizi ve kitaplar yazılmıştır. Kişisel gelişim uzmanları bu konuyla ilgili sürekli konferanslar vermektedir.
Hayat ışığında hedef çok önemlidir, hedefe giderken nasıl gideceğimiz çok önemlidir. Mesela izlediğimiz bir filimde kendimizi başrol karakteri ile özdeşleştiririz o karakterin yerine kendimizi koyarız, o karakter filmin sonunda başarınca bizde mutlu oluruz. Çünkü o karakterin başarısı bizim bilinçaltımızda büyük mutluluk uyandırır, biz karakter ile beraber başarmış oluruz. Bu filimdeki amaç bizim başarmamız değil, asıl amaç başaran karakterin kullandığı telefonun markası, giyim tarzı, kolundaki saati vs. bunları bizim kullanmamız için bilinçli satış planıdır.
Bir insanın hayatı için bir hayali olmalıdır. Kimse sizin hayallerinize inanmaz, hatta değer bile vermez ve dahi sizi bu hayalinizden dolayı küçümserler, sizi bu hayalden vaz geçirirlerse kendileri gibi ışıksız bırakmış olurlar. Dedim ya sizin ışığınızı söndürürler ve karanlığınızdan şikâyet ederler. “Kendinizi başkasının ayakkabısı içerisinde hissetmeyin.” Hayatla ilgili her zaman bir fikriniz, bir planız ve bunları gerçekleştirecek kararlılığınız olsun. Bunlar yoksa Hayat Işığınız sönmüştür demektir, hayat ışığı olmayan gece karanlığında yönünü arayan yolcu gibidir.
“Nereye gideceğini bilmeyen için hangi yolda gittiğinin bir önemi yoktur.” Hayat ışığınız hiç sönmesin kıymetli dostlar. Allah’a ısmarladık, hoşça kalın.