İsraf eldekilerin gereksiz yere kullanılmasıdır, faydasız ve gereksiz harcanmasıdır. İsraf ettiklerimizin içinde ekmek, su ve para bilinenlerdir. Ya bilmediklerimiz, bilmek istemediklerimiz çok israf ettiklerimiz var. Bunların en başta zaman, sevgi, kıymet, fedakârlık, vefa peki bunların israfı ne olacak?
Zaman en çokta onu israf ederiz, para kazanmak için zamanımızı patronumuza satarız, sattığımız saat aralığında çalışır ve paraya çeviririz. Geri gelmesi imkânsız ve en kolay israf ettiğimizdir zaman. Ne zaman israf ettiğimizi anlarız? Saçlarımıza aklar düşünce, yeni yaş günümüzü her kutladığımızda hunharca israf edişimiz aklımıza gelir ve buğulu gözlerle iç çekeriz. Zaman en acımasız cellattır, her şeyimizi yavaş yavaş bizden alır götürür. Bazen zamanın hızlı geçmesi için saatimize bakar oflar puflarız bir an evvel “akşam olsa”, yada “sabah olsa” deriz. Zamanın geçmesini umursamayız bile boşa geçer gider.
Sevgiyi de israf ederiz, değmeyecek kişilere vererek sevgimiz boşa heba olur gider, sonuç kalp kırıklığı ve üzüntü olur. Sevgi bedavaymış gibi sağa sola savururuz, hiç bitmeyecekmiş gibi kötü kalplileri severiz, sonuç merhametimizde sevgiyle ziyan olur. Kimi çok sevdiyseniz inanın en çok sizi o kıracaktır. En çok size gözyaşını o sevgiyi hak etmeyen kişi döktürecektir ve döktürmüştür. Sevgi kolay kolay kazanılmıyor boşuna israf etmeyin, sevgi oluşmadan önce güven ve merhamet oluşur sonra sevgi oluşur. Sevgiyi israf edince merhametiniz ve güveninizde ortada sersefil olur, hiç edersiniz.
Sağlıkta en çok israf ettiklerimizden, kışın soğukta çalışırız, kalın giymeyiz, yazın sıcakta güneşin altında yanar kavruluruz. İlk başta ruh sağlıklımızı israf eder sonra beden sağlığımızı çöpe atarız. Bir psikiyatristin şu sözünü çoğunuz duymuşsunuzdur; “Psikiyatriste gerçek hastalar gitmez, gerçek hastaların hasta ettikleri gider.” Önce ruhsallığımızı bozarlar sonra beden sağlığımızı. İyileşmek için hem zamanımız gider hem de kazandığımız para ile sağlığımızı satın almaya çalışırız. En büyük nimet akıldır, sonra sağlık bana göre aklı olmayanın beden sağlığına ihtiyacı var mı?
Emek israfı enlerin içinde bir israftır, nasıl israf ettiğimizi bile bilmeyiz. Emek deyince ilk akla ücret karşılığı çalışma geliyor. Emek bir insana verilen değerdir, emek kendinden ödün vermektir, zaman ayırmaktır, ilgi göstermektir, emek fedakârlık etmektir. Kullanıldığınızı anlayınca emeğinizin israf olduğunu anlarsınız. Ne kadar ah etsek, vah etsek boşadır, giden gelmez ve telafisinde yoktur.
Soyut kavramların hepsini bilinçsizce israf ederiz, çünkü bu kavramlar bize bedava verilmiş gibi hissederiz. Hâlbuki bu israfların bedelini en acı şekilde öderiz. Dün geçti, bugün geçmek üzere yarının geleceği meçhul. Her anımızı verimli yaşamalı, planlı programlı olmalıyız. İsrafın sonu yokluk ve yoksunluktur, maneviyatınızı bozar, kişiliğinizi etkiler, bütün kötü düşünce ve şeytani davranışları tetikler. Bunları israf ederken on kez düşünün. Ömrünüz bereketli olsun.
Allah’a ısmarladık, hoşça kalın… İsraf eldekilerin gereksiz yere kullanılmasıdır, faydasız ve gereksiz harcanmasıdır. İsraf ettiklerimizin içinde ekmek, su ve para bilinenlerdir. Ya bilmediklerimiz, bilmek istemediklerimiz çok israf ettiklerimiz var. Bunların en başta zaman, sevgi, kıymet, fedakârlık, vefa peki bunların israfı ne olacak?
Zaman en çokta onu israf ederiz, para kazanmak için zamanımızı patronumuza satarız, sattığımız saat aralığında çalışır ve paraya çeviririz. Geri gelmesi imkânsız ve en kolay israf ettiğimizdir zaman. Ne zaman israf ettiğimizi anlarız? Saçlarımıza aklar düşünce, yeni yaş günümüzü her kutladığımızda hunharca israf edişimiz aklımıza gelir ve buğulu gözlerle iç çekeriz. Zaman en acımasız cellattır, her şeyimizi yavaş yavaş bizden alır götürür. Bazen zamanın hızlı geçmesi için saatimize bakar oflar puflarız bir an evvel “akşam olsa”, yada “sabah olsa” deriz. Zamanın geçmesini umursamayız bile boşa geçer gider.
Sevgiyi de israf ederiz, değmeyecek kişilere vererek sevgimiz boşa heba olur gider, sonuç kalp kırıklığı ve üzüntü olur. Sevgi bedavaymış gibi sağa sola savururuz, hiç bitmeyecekmiş gibi kötü kalplileri severiz, sonuç merhametimizde sevgiyle ziyan olur. Kimi çok sevdiyseniz inanın en çok sizi o kıracaktır. En çok size gözyaşını o sevgiyi hak etmeyen kişi döktürecektir ve döktürmüştür. Sevgi kolay kolay kazanılmıyor boşuna israf etmeyin, sevgi oluşmadan önce güven ve merhamet oluşur sonra sevgi oluşur. Sevgiyi israf edince merhametiniz ve güveninizde ortada sersefil olur, hiç edersiniz.
Sağlıkta en çok israf ettiklerimizden, kışın soğukta çalışırız, kalın giymeyiz, yazın sıcakta güneşin altında yanar kavruluruz. İlk başta ruh sağlıklımızı israf eder sonra beden sağlığımızı çöpe atarız. Bir psikiyatristin şu sözünü çoğunuz duymuşsunuzdur; “Psikiyatriste gerçek hastalar gitmez, gerçek hastaların hasta ettikleri gider.” Önce ruhsallığımızı bozarlar sonra beden sağlığımızı. İyileşmek için hem zamanımız gider hem de kazandığımız para ile sağlığımızı satın almaya çalışırız. En büyük nimet akıldır, sonra sağlık bana göre aklı olmayanın beden sağlığına ihtiyacı var mı?
Emek israfı enlerin içinde bir israftır, nasıl israf ettiğimizi bile bilmeyiz. Emek deyince ilk akla ücret karşılığı çalışma geliyor. Emek bir insana verilen değerdir, emek kendinden ödün vermektir, zaman ayırmaktır, ilgi göstermektir, emek fedakârlık etmektir. Kullanıldığınızı anlayınca emeğinizin israf olduğunu anlarsınız. Ne kadar ah etsek, vah etsek boşadır, giden gelmez ve telafisinde yoktur.
Soyut kavramların hepsini bilinçsizce israf ederiz, çünkü bu kavramlar bize bedava verilmiş gibi hissederiz. Hâlbuki bu israfların bedelini en acı şekilde öderiz. Dün geçti, bugün geçmek üzere yarının geleceği meçhul. Her anımızı verimli yaşamalı, planlı programlı olmalıyız. İsrafın sonu yokluk ve yoksunluktur, maneviyatınızı bozar, kişiliğinizi etkiler, bütün kötü düşünce ve şeytani davranışları tetikler. Bunları israf ederken on kez düşünün. Ömrünüz bereketli olsun.
Allah’a ısmarladık, hoşça kalın…