Son Kale Haymana, 23 Ağustos-13 Eylül 1921 tarihleri arasında 22 gün 22 gece süren ve İstiklal Savaşının dönüm noktasını teşkil eden Sakarya Meydan Muharebesinin geçtiği toprakların büyük bir bölümü o yıllarda da, bugün de Haymana sınırları içindedir. 27 Ağustos-2 Eylül Güzelcekale Muharebeleri, (İçlerinde Yarbay Esat Faik Bey ve 42. Alay Komutanı Binbaşı Hüseyin Avni Alpaslan’ın da olduğu 3.824’ü şehit olmak üzere 8.540 Şehit verdiğimiz muharebe) (Kaynak, Haymana Belediyesi) Her cm toprağımızda şehit kanı ve mezarı var. Bastığın yerleri “toprak” diyerek geçme, tanı, Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı, Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı. (Mehmet Akif Ersoy).
Hüseyin Avni Alparslan kimdir, bugün Giresun’un ilçesi olan Tirebolu’nun, Cintaşı mahallesinde 1876 yılında doğdu. Hüseyin Avni, Amasya’nın Suluova ilçesinden Hüseyin YAZICIOĞLU ailesinden Tirebolu’ya hoca olarak gelen Emin Efendinin oğludur. Annesi Tirebolu’lu Yanık Ömeroğlu zadelerden diğer deyişle Yanık Ömeroğullarından, Kadın hanımdır. Başarılı bir tahsil hayatıyla kazanılması zor olan Pangaltı Mekteb-i Harbiyesi’ni kazanır ve başarıyla bitirir. Teğmen rütbesiyle mezun olunca Balkanlara, Selanik’e tayin oldu. H.Avni, Selanik’li Başyazıcı ailesinden Rıza Ağa’nın kızı Huriye Hanımla evlendi. Çocuğu yoktur. Balkanlarda eşkıya takibinde görevler yaptı. Jandarma kursuna katılarak jandarma sınıfına geçti. Bulgar çetelerini mağlup etti. 31 Mart ayaklanmasında arkadaşlarıyla gönüllü olarak hareket ordusuna katıldı.
42. ve 47. Gönüllü Alaylar, Pontus ve Milli Kuvvetlere karşı ayaklanmaların bastırılmasında pek çok görev yapmış devamen Ankara üzerinden Türk Ulusu için kritik bir savaş olan Sakarya Savaşı’na katılmışlardır. Son kale Haymana Savaşın hassas bir safhasında 42. Alay Mangaldağı’nın geri alınması muhaberelerine katılmış, Haymana üzerinden Ankara’ya sarkmayı planlayan Yunan Ordusu ile göğüs göğüse savaşmıştır. Askerlerinin de büyük bölümüyle Binbaşı Hüseyin Avni Alparslan Şerefligököğüz mevkinde Şehit olmuştur. Mangaldağı, Taşlıtepe ve Şerefligököğüz mevkinde, 42.Alay’ın içinde bulunduğu 4. Tümen, 47. Alay ve Muhafız Taburu, yokluk ve cephanesizlik şartlarında, genç subaylar önde, yüzlerce şehit vererek, savaşın kaderini ordumuz lehine çevirmede etkili olmuşlardır. Esasında Sakarya Zaferi, Tuna boylarından beri gerileyen ulusun kötü kaderinin tersine döndüğü ve yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin habercisi olan büyük bir zaferdir.
Binbaşı Hüseyin Avni ALPARSLAN, Son Kale Haymana, Sakarya Savaşının o kritik saatlerinde, Başkomutan Mustafa KEMAL, “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bütün Vatandır” emrini verip, emir cephedeki Subaylara ulaşınca o saatlerde, en şiddetli çatışmaların olduğu, Mangaldağı Şerefligökgöz mevkinde, Subaylarına o da şu emri vermiştir: “İzinsiz ve emirsiz çekilen her asker idam edilecektir. Bu savaş böyle bir savaş olacak. Çünkü bu savaş fetih yağma savaşı değil, Vatan Savaşı. Hiç bir hatayı affetmeye hakkımız olmadığı bir savaş. Komutanlarımız izin vermedikçe geri çekilmeyeceğiz, öleceğiz. Askere örnek olacağız. Çocuklarımıza para pul mal mülk değil, Milleti için Şehit yada Gazi olmuş namuslu bir askerin çocukları olmanın şerefini bırakacağız…” (Kaynak, 2007 Mustafa KÖSE Tarih Bilimci)
Geçen ay sayın Cumhurbaşkanımız tarafından telekonferans ile Kahraman Şehit binbaşı Hüseyin Avni Alparslan ve diğer kahramanlarımızın anıt mezarları tören ile açıldı. Allah rahmet eylesin minnet ve saygıyla anıyorum. Son kitabım da yayınlanmış Aşk-ı Virane&Aşk-ı Şahane kitabımda da yayınlanmış, “Son Kale Haymana” şiirimi kahramanlarımız için yazmıştım. Ruhları Şâd olsun...Allah'a ısmarladık, hoşça kalın...