İnsanlar nefesini tutmuş AKP’nin Haymana Belediye başkan adayını bekliyor. Tüm varyasyonlar, tahminler, olasılıklar ve aklınıza gelen ne kadar hesap varsa AK Parti adayının netleşmesi üzerine.
AKP Haymana’da rekor oylar almış, neredeyse her seçimden üstüne koyarak çıkmış. En son 2014 yerel seçimlerinde Hacı Aysu kaybetmiş, ondan sonra AKP sevdası katlanarak devam etmiş. Aradaki genel, cumhurbaşkanlığı, büyükşehir seçimleri de dahil olmak üzere hep kazanan AKP.
Peki 2019 yerel seçimlerini AKP yine kazanır mı? Bir anlamda ceketini koysa seçimi alır götürür mü? 2014’te bunun aslında bu kadar net olmadığını gördük. Koltuk ve parti avantajına rağmen Hacı Aysu kılpayı da olsa kaybetmişti. Ama kaybetmek kaybetmektir, tarih ikincileri değil daima birincileri yazar.
2019 yerel seçimlerinde AKP adayı maça avantajlı başlasa da bu defa o kadar elini kollunu sallayarak kazanamayacağını düşünüyorum. Çok yakından tanıdığım, AKP ve Erdoğan için ayılıp bayılan hatta can verecek kadar fanatik insanların kafasında artık soru işaretleri var.
İster metal yorgunluğu deyin, ister iktidardaki yıpranma deyin, adını ne koyarsanız koyun AKP yerel seçimlerde eskisi kadar rahat olmayacak.
Kemal Sunal, “Kılıbık” filminde diyordu ya “İşe çiş karıştı”, bu defa işe ekmek karıştı. İnsanlar evlerine ekmek götürürken, kafalarını yastığa koyduklarında o kadar rahat değiller. Haymana’da ağırlıklı geçim kaynağı elbette tarım. Yıllardır kazanamayan üretici, bıçak sırtında bir hasattan sonra ürününü neredeyse bedavaya sattı. Girdi maliyetlerinin abartlı artışı, gübresiz bir ekim dönemi, mazotun frensiz yükselişi doğal olarak iktidarın hanesine hep eksi yazıldı. Bunu bir türlü kabul edemeyen AKP’nin suçu hep dış güçlere, başka yerlere atması da haneye yazılan eksilere bir yenisini ekledi.
Aynı şekilde esnafın borç yükü altında ezilmesi, siftahsız günler, göç veren bir ilçe, umulanların, yatırımların hep yarınlara kalması, bir bezginlik olarak ceplere, akabinde suratlara yapıştı. Kısacası bugün iktidara olan güven, geleceğe ve yarınlara olan umut, ciddi manada sallantıda.
Bu doğal olarak 2019 yerel seçimlerine yansıyacak. Bugün “Yıllardır gözüm kapalı oy verdim, bir daha AKP’ye oy yok” diyenler ama sandıkta “Başka kim var ki, kime oy vereceğiz” deyip yine mührü istisnasız basanlar, çok ciddi manada arayışta. Çünkü dediğim gibi araya bu defa ekmek girdi.
Eskiden olaya siyasi ve ideolojik yaklaşanlar, “Şurada Erdoğan ve AKP yanlış yaptı” deyip kızanların gönlü, “Van Münitlerle”, İsrail’e çakmalarla, ABD’ye dikilmelerle, sınır ötesine askeri operasyonlarla bir şekilde alınıyordu. Ama yavan ekmeğin kavgası hiçbir şeye benzemez. Eve ekmek götürmekte zorlanan bir baba, ne Filistin’i takar, ne yeni havaalanını, ne de duble yolu.
Seçimlere çeyrek kala iktidarın sözcülerinin otobüs üstü nutukları eskisi kadar pür dikkat dinlenmeyecek bundan böyle. Anladığım bu. İnsanlar bıyığı terleyen oğluna iş, gelinlik çağa gelen kızına gelecek kaygısına hiç olmadığı kadar düştü. Belki Haymana’ya bu tam manasıyla yansımayabilir, ama büyükşehirde oturanlar orta halli bir yaşam değil, adeta hayatta kalma mücadelesi veriyor. İnsanları hep şen şakrak ve kaygısız gösteren medya da artık o kadar etkili değil. Gerçek, televizyon camının ardında değil, yaşamın tam içinde çünkü.
İşte tüm bu nedenleri alt alta yazdığımızda AKP’den aday gösterilmeyenlerin küsmeden, insan odaklı ve hayata dokunan, aş, iş ve ekmek mücadelesine yön veren projelerle yarışa girmesi halinde o koltuk aslında hiçte uzak değil.
Bu seçimde Haymana AKP’ye kırmızı kart gösterirse şaşırmam. “Ne verdin elime, ne süreyim yüzüne” atasözü tecelli edebilir. Eğer AKP stratejik bir hataya düşüp kazanmaya en yakın adayı çıkarmazsa, bu defa ceketini değil, yüreğini ortaya koyanın alıp götüreceği bir seçim olursa kimse şaşırmasın.
HAFTANIN SÖZÜ: Bir Japon’a “yolsuzluk yapmışsın” dersen harakiri, bizimkilere dersen kakara kikiri yapar.
HAFTANIN HABERİ; Kurufasulyenin yanında fazladan 2 baş soğan kıran A.G’ye (23) zabıtalar soğan stokçuluğundan işlem yaptı.
SAYGILARIMLA