Haymanalı EGO’yu hacı yolu bekler gibi bekledi. Sonra geleceği müjdelendi. Aylar günler öncesinden sosyal medya çalkalandı. “Aha geliyor, bu defa kesin geliyor, tekerine kurban olayım yola çıktı” derken sonunda geldi. Hacı yolu bekler gibi beklerken, kutsal topraklardan hediye umduk, Hacı Bayram’dan alınan naylon tesbihe, Ulus Hal’inden alınan hurmaya çocuklar gibi sevindirik olduk cümleten.

EGO sonunda geldi. Ama ne gelmek. “Ağızlara bir parmak bal çaldı” bile diyemiyor vatandaş. Olsa olsa kabak tatlısıdır.

“Otobüsçüler mağdur olmasın, herkes kazansın” dedik. Şu duruma göre herkes mağdur. Sabah akşam otobüsünü dolduran otobüsçüler mağdur, günü birlik gidip gelen Haymanalı mağdur. Bir tek kazanan var o da Haymana’da oturmayan memurlar. İlçede kalan 3-5 memur vardı, bu sisteme göre onlar da gider. “Yok ben illa EGO ile seyahat edecem” diyen varsa, akşam binsin EGO otobüsüne, gidip AŞTİ de banklarda sabahlasın, sabah da yine EGO’ya binsin gelsin.

İleride sefer sayısı artar mı, düzenli bir hale gelir mi bilemiyorum? Biz inşallah diyelim, siz maşallah deyin sonu hayır olsun. Ama mevcut sistemle ne İsa’ya ne Musa’ya yarar.

Eski Başgan Melih Bey’in “Haymana’ya gıcıklığı var” diyorduk, Sayın Tuna da sanki bu son uygulaması ile “Durmak yok gıcıklığa devam” diyor gibi geldi bana.

* * * * * *

Haymana’da kadın polis yok. Kamera şakası falan değil gerçek. Herhangi bir toplantı da sağdan soldan kadın memur bulunarak durum kurtarılmaya çalışılıyor. Ani bir olay olsa ve kadın polis lazım olsa yok. Ondan sonra diyoruz, “Haymana siyasetinde, çalışma hayatında, iş dünyasında kadın yok” Olmaz tabii. Devlet bile “elinin hamuruyla karışma” derse bizim gibi küçücük bir yer ne yapsın?

Eskiden o kadın polisleri gören kız çocuklarımız, “Ben de ileride polis olacağım” der, ucundan kıyısından heves ederdi. Şimdi kimi örnek alsınlar? Koskoca başkentin dibinde bir ilçenin kadın polisi olmaması da sanki bir gıcıklık gibi geldi bana.

* * * * *

Gölbaşı’nda aylar öncesinden başladı. Diğer birçok ilçede de uygulamaya geçildiği söylendi. Bizde hala tık yok. Uygulama okullara güvenlik görevlisi işi. Elelamin bebeleri kıymetli ise, bizimkilerin ederi ne kadar? “Sizin okulların güvenlik sorunu yok, maşallah her okulda işler güllük gülistanlık” diyorsanız o ayrı. Ama her yerde olan sıkıntı bizde de varsa ve hala güvenlik görevlisi vermiyorsanız, “siz çok mübarek bir yersiniz, bebeleriniz de Allah’a emanet olsun” diye geçiştiriliyorsa, o zaman bir gıcıklıkta burada seziyorum ben.

* * * * *

Cenazelerde de sosyeteye karıştık ya la!.. Pide’ye tam gaz devam ederken, Haymana’nın çok güzel bir adeti vardı. Cenaze namazı kılındıktan sonra omuzlara alınır, mezarlığa kadar elden ele omuzlarda taşınırdı. Bir dayanışma, bir birliktelik ve dosta düşmana karşı ahde vefa sergilenirdi. Hüzünlü kalabalık sokaklardan sel olup akarken omuz omuza bağlılık sergilenirdi. Şimdi yallah cenaze arabasına, herkeste kendi arabasıyla mezarlığa. Kışın belki ama yazın yine eski adetin devam etmesinden yana tarafım. Mevta, omuzda taşınan eski cenazeleri hatırlayıp, “lan bunların bana bir gıcıklığı var” der mi? Bence der.

HAFTANIN HABERİ: Soyağacı sorgulamasında atalarının İskoçya’lı olduğunu öğrenen O.Y (22), ilk bayramda giymek için Terzi Yasin'e pileli etek siparişini verdi.

HAFTANIN SÖZÜ: Vatanı korumak, çocukları korumakla başlar... (ATATÜRK)

SAYGILARIMLA