Bir genel seçim daha tartışmaları ile bitti. Kazanan, kaybeden, memnun olan veya olmayan herkes işine gücüne bakmaya başladı.

Erdoğan bir beş yıl daha sarayında oturmayı kazandı.

Milletvekilleri TBMM de yine beş yıl güzel bir hayatı kazandı.

Peki biz ne kazandık?

Bu seçimde hangi milletvekili bize neler vaat etti, Haymana için hangi projelerini sundu, kazanmaları halinde neler yapacaklarını taahhüt etti?

Bir gazeteci olarak ben hiç bir şey duymadım. Siz duyduysanız bana da haber verin.

Seçim boyunca destek isteyen, oy bekleyen hangi milletvekilinin elinde Haymana için bir parça kağıt vardı?

Hangi vekil “Arkadaşlar Haymana’nın şu sorunları var. Bizde milletvekili olunca bunlara şu çözümleri bulacağız” dedi. Yine yok.

Hangi köy ile ilgili küçük bir araştırma yapıpta, “Sizin köyün şu sorunu varmış, biz kazanınca sorununuzu şöyle çözeceğiz” dediniz? “Oylarınıza talibiz, desteğinizi bekliyoruz, haydi eyvallah” Seçim gitti, selam sabah bitti.

Allah var, geldiler, işyerlerini kahvehaneleri dolandılar, bir oy için neredeyse dilendiler, ama ortada dişe dokunur bir şey yoktu.

Ceylan derisi koltuğa oturan adaylar da muhtemelen bir 5 yıl daha semtimize uğramayacaklar. Hasbel kader uğrasalar bile, yine oyalama taktikleri ile zaman kazanacaklar. Çünkü yapmadıkları yapmayacaklarının garantisi değil mi?

Yalçın Akdoğan, Başbakan yardımcısı AKP’nin en önemli kişilerinden birisi. Sormasak söyleyeceği de yok. “Öğrenci yurdu bu yıl açılacak mı?” Dedik. “Açmayı düşünüyoruz” dedi. Bir zahmet Sayın Akdoğan. Yapılalı yıllar oldu, hala açılıp açılmayacağı şüpheli. Kaç öğrenci kayıt yaptırmadan Haymana’yı terk etti. Kaç öğrenci sırf yurt yok diye kazandığı halde gelmedi bile. Öğrenci tercih etmeyince bölüm kapandı. Daha neyin mücadelesini verelim? Rekor oyları biz size “Gelin dolaşın gidin” diye vermiyoruz.

Mevlüt Karakaya, artık sizde hükümet sayılırsınız. “Hemşerinizim beni destekleyin” dediniz. Desteği de aldınız. O zaman iki elimiz sizinde yakanızdadır artık. Bundan sonra sık sık gül cemalinizi, sonra icraatlarını görmek istiyoruz.

Sayın Levent Gök’ü saymıyorum, o zaten sürekli burada. Ama ya diğer CHP vekilleri? Sizler de seçimden seçime uğrarsanız, “Haymana da niye kazanamıyoruz”u bize değil kendinize sorun bir zahmet. Veya İyi Parti, bu sitem aynen size de geçerli.

Ben şahsıma bu seçim sonrasından da umutsuzum. Ne biz istemesini, ne onlar vermesini biliyor. Biz ilçe olarak ellerine kaç proje, kaç acil yapılması gerekenlerle ilgili dosya sıkıştırdık? Ben duymadım. Onlar da kazanmaları veya vekil olmaları halinde yapacaklarının altını çizerek vaat ettiler. E o da yok.

O zaman bu seçimden de keçiboynuzu kadar tat kalacak ağzımızda. Oturduğu yerde bir şey üreten tek varlık tavuklardır ya. Ne bizde ne de onlarda o cevher dahi yok. Ama işin yaygara boyutuna gelince kimse elimize su dökemez şükür.

HAFTANIN SÖZÜ: Dokunulmazlık milletvekillerinin değil çocukların hakkı olmalı.

HAFTANIN HABERİ: Sokak ortasında sürekli ekmek arası soğanın cücüğünü yiyip gerisini çöpe atarak zengin olduğunu gösteren T.H (35) yine düşmanlarını çatlattı.

SAYGILARIMLA